Alman Frank Furter Rundschau gazetesinin yorumuna göre "Pasifik'te ABD devri bitti..." Birinci Dünya Savaşından sonra galip devletler dünyayı kontrol etmek için Avrupa'da Milletler Cemiyeti (Cemiyet-i Akvam) kurdular. Bu sistem de çökmüştür. İkinci Dünya Savaşından sonra güç merkezi Avrupa'dan ABD'ye geçmiştir. Bugün Türkiye, resmî ideolojisinin çok çok ötesinde bir noktaya ulaşmıştır. Dünya sisteminde halefi olduğu Osmanlının oynadığı role benzer bir rol oynama noktasına yaklaşmıştır. Emperyalist güçler Türkiye'nin bu rolünü bozmak ya da önlemek için Suriye, İsrail, İran ve Irak'ı kullanmaktadır. Bu konuda son kullanılan kişi Şii lider Maliki'dir. Çarlık Rusya'sı sosyalist devrimle yıkıldı. Yıkanlar siyonizm ve Batı'dır. Osmanlı Devletini ise emperyalist Hristiyan devletler yıktılar. Osmanlı, Hristiyan Batı emperyalizminin önünde en büyük engel idi. Hristiyan Batı, Osmanlıyı yıkmakla kalmamış mirası üzerinde istediği şekilde tasarrufta bulunmuştur. Filistin'de sentetik ve sanal bir Yahudi devleti kurarak bölge üzerindeki tahakkümünü ve zulmünü İsrail yoluyla devam ettirmek istemiştir. Hristiyan Batı'nın kurduğu sistem artık kilitlenmiştir ve hatta işlemez hale gelmiştir. Batı'nın Orta Doğu'da kurduğu zulüm sisteminden çok sayıda Batılı da rahatsızdır. Orta Doğu'yu diktatörlükle kontrol eden Batı sistemi bu diktatörlerin son kullanma tarihlerini görerek çöpe atmaktadır. Orta Doğu'da yeni bir yapılanmaya gidilmektedir. Ezilen Orta Doğu halkı dikta rejimleri devirmeye kesin kararıdır. Yeni kurulacak sistemde Türkiye nazım rol oynayacaktır. Aslında insaf ehli olan Batılı ve Orta Doğulu siyasiler, düşünürler ve halk açıkça itiraf etmese de Osmanlıyı aramaktadır. Osmanlının enkazı üzerinde kurulan yetersiz ve suni devletler kendilerine emanet edilmiş olan halka faydalı ve şerefli hizmet veremediler. Aksine zulüm icra ettiler. Aslında 19. asrın başına kadar Osmanlı kendi bünyesinde çeşitli dini ve etnik gruplar arasında barışık bir ortamda idi. Tanzimat denilen felaket ile Osmanlının çivisi söküldü ve temeli çökmeye başladı. 200 yıldır yapılan toparlanma hamleleri bizi bataklığa daha batırmışsa da son 10 yıldır bu bataklıktan çıkma konusunda önemli gelişmeler olduğu inkâr edilemez. Bu gelişmelerin durdurulması için Orta Doğu'da fitne tohumları ekilmektedir. Ama bu faaliyetleri başarısız olacaktır. Zaman bizim lehimize işliyor...