Salih aleyhisselam

A -
A +

Salih aleyhisselam dünyaya teşrif edince, kara, deniz ve sahralarda, ilâhi bir ses, onun doğumunu müjdeledi. Doğum gecesinde, rahmet melekleri yeryüzüne indi. Semud'un putları da yüzüstü devrildiler. Puthaneye bakan Semudlu, derhal gidip hadiseyi haber verdi. Reisleri Cenda ve ileri gelenler hemen puthaneye gittiler. Putlarının ne hâle geldiğini görünce, daha da şaşırdılar. Hep birlikte büyük putu kaldırarak, başına tacını yeniden koydular. Elleri ile kaldırdıkları putlarına tapmaya devam ettiler. Semudlular büyük bir bayram gecesinde eğlenirken, bütün ağaçlar, Allahü teâlânın izniyle dile gelerek dedi ki: "Ey Semud kavmi! Niçin ibret alan kimseler değilsiniz? Allahü teâlâ size senede iki defa, ağaçlarınızda meyveler veriyor. Siz ise; hâlâ çeşit çeşit ve bol bol nimetler gönderen Allahü teâlâya değil de, putlarınıza ibadet ediyorsunuz." Bunu duyan Semud kavmi, bu duruma öfkelenerek, meyve ağaçlarını kestiler. Ancak bu defa ehlî hayvanlar dile gelerek aynı sözleri söylediler. Semudlular hayvanları da kesmeye başladılar. Sonra dağlardaki vahşî hayvanlar, Allahü teâlânın izniyle dile gelip seslendiler: "Ey Semudlular! Size yazıklar olsun! Niçin ağaçları kesiyor, neden o hayvanları öldürüyorsunuz? Onlar doğru söylediler." Bunun üzerine Semudlular, silahlarına sarılıp, vahşî hayvanların peşine düştüler. Hayvanlar hem kaçıyor, hem de diyorlardı ki: "Bizim Rabbimiz, sonsuz kuvvet ve kudret sahibi Allahü teâlâdır. Ya Rabbi! Semud kavmi senin verdiğin bol nimetlere şükretmediler. Nimetleri vereni inkâr edip, sana değil, kendi elleriyle yaptıkları putlara taptılar. Yeryüzüne zulüm ve fesadı yaydılar. Ya Rabbi! Sen mutlak adalet sahibisin. Hâkimsin. Sen yeryüzünü kulun ve peygamberin Salih aleyhisselam ile ıslah eyle! Ya Rabbi! Onunla fesadı kaldır!" Semud kavminin insanları, bu sözleri işittikleri hâlde, ibret alacakları yerde küfür ve inatlarında daha da şiddetlendiler. Salih aleyhisselam büyüdükçe, kavminin sevgisini kazandı. Herkesle iyi geçinmesi, güleryüzlülüğü, fakir ve düşkünlere yardımı, zayıfları koruması, hastaları ziyareti ve başka olgun hâlleri ile bütün insanlar tarafından sevildi ve takdir gördü. Yirmi yaşına bastığında, yüzündeki nur ve güzellik çok fazlalaştı. Öyle ki, kimse yüzüne bakmaya tâkat getiremezdi. Otuz yaşına geldiğinde, ilim, hikmet, vakar ve birçok faziletler, üstünlükler ihsan edildi. Ticaretle meşgul olur, çantacılık yapar ve elinin emeği ile kazandığını yerdi.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.