Çakır, Cezayir Türk olarak geri döndü!

Dizi sektörü, Türkiye’de çok önemli bütçelere sahip…

 

Sosyolojimizi bozdukları gerekçesiyle haklı olarak sık sık eleştirdiğimiz bu sektörün nadir de olsa zaman zaman güzel ve anlamlı işler yaptığına şahit oluyoruz. Özellikle tarih okumayan, bilmeyen geniş kesimlere Türk tarihini konu edinen yapımların pek çok eksiğe ve hataya rağmen çok şey başardığını söylemek lazım…

 

Hiç unutmuyorum, Kazakistan’ın, Ulu bozkırının ortasında bir gezimiz esnasında Rusya’nın Orenburg şehrinden gelen bir gencin, Doktor Bawırcan’ın bana sık sık Kanuni Sultan Süleyman’ı sorması, ona hayranlık duyması, Osmanlıyı merak etmesi karşısında nereden okudun diye sormuştum. Türk dizilerini seyrettiğini, bu dizilerden Türkçe öğrendiğini anlatmıştı. Sonra diğer Türk Cumhuriyetlerinde fark ettim. Herkesin bir kahramanı vardı Türk dizilerinden. Türkiye Türkçesinin, Turan coğrafyasında özellikle gençler arasında bu diziler kanalıyla öğrenildiğini ve yayıldığını görmüştüm.

 

Türkiye’de en uzun soluklu dizilerden birisi Kurtlar Vadisi idi. Uzun zamandır ekranlara gelmeyen dizinin ocak ayında ekranlara geri döneceğini başrol oyuncusu Necati Şaşmaz bizzat açıkladı.

 

Kurtlar Vadisinin Polat Alemdar’ı olarak genç kitleleri peşinden sürükleyen Necati Şaşmaz’ın yanında bu dizide Çakır olarak ünlenen Oktay Kaynarca da çok önemli bir isim ve bu aralar ATV kanalında “Ben Bu Cihana Sığmazam” dizisinde Cezayir Türk ismiyle başrolde ekranlara geliyor.

 

Dizinin ismi Seyyid Nesimî’nin bir şiirinden alıntı.

 

“Mende sığar iki cihan, men bu cihana sığmazam,

 

Gevher-i lâmekân Menem, kevn ü mekâna sığmazam.

 

Tasavvuf Edebiyatımızın bu önemli şairi ve mutasavvıfının bir şiirinin, bir dizi ismi olması nedeniyle merek edip seyretmeye başladığım dizinin anında müdavimi oldum. Açıkçası Malatyalı hemşehrimiz olmasından da her zaman iftihar ettiğimiz Oktay Kaynarca’nın yeni rolünde çok başarılı olduğunu söyleyebilirim. 

 

Dizinin birkaç bölümü Özbekistan Semerkant’ta çekilmiş. Semerkant’ın abide eserleri göz kamaştırıyor. Registan Meydanı, Emîr Timur Türbesi, İmam Maturidî hazretlerinin türbesi ve diğer ulu isimlere ait türbe ve abidevi eserlerin dizide gösterilmesi ise gerçekten takdire şayan.

 

Cezayir Türk, bir devlet istihbaratçısı ve devlet adına uzun süre ortalıktan çekilmesi ve öldü denmesi gerekiyor. Tam 17 sene eşinden, kızından ve Türkiye’den ayrı Semerkant’ta yaşıyor. Sonra ülkeye geri dönmesi gerekiyor. Kendisi aynı zamanda Aksakallar Konseyi Başkanı. Ve Türkiye’ye dönüyor.

 

İki bölüm önce dizide görülmeye değer bir Aksakallar Konseyi toplantısı vardı. Bütün Türk Cumhuriyetlerinin bayrakları bir anda ekranları doldurdu. Türk dünyasının meselelerinin tartışıldığı ve Cezayir Türk’ün diğer Aksakallara gelişmelerle ilgili bilgi vermesi, Türk töresinin hatırlatılması çok da alışık olduğumuz sahneler değildi doğrusu. Dizinin yönetmeninin Kurtlar Vadisi’nin de yönetmenliğini yapan Onur Tan olduğunu hemen söyleyelim.

 

Bir programda Çakır karakterinin günün birinde ya Hızırbey, ya Çakır olarak bir dizide yeniden ortaya çıkacağını söylemişti Oktay Kaynarca. Şimdi anlıyoruz ki bu karakter Cezayir Türk olmuş! İyi de olmuş. Sanal bir karakter de olsa ülkemize çöreklenen her türlü karanlık odakla mücadele eden gizli kahramanların varlığını bize hatırlattığı için Cezayir Türk karakterini açıkçası biz sevdik.

 

Marifet iltifata tabidir. Gayrimeşru ilişkilerin övülüp anlatıldığı, ailenin hedef alındığı dizilerden yaka silken kesimlere iyi bir alternatif olmuş bu dizi.

 

Hasılı emeği geçenlere teşekkür ediyoruz.

 

Artık seyretmiyor, takip ediyoruz.