Gazze’de barışın tesisi cesetlere kaldı!

A -
A +

Katil İsrail, 28 Ekim gecesi sabaha kadar Gazze’yi bombaladı…

 

Bu bombardımanlarda aralarında 46 çocuğun da olduğu yüz elliye yakın Gazzeli öldü. Trump'ın 20 maddelik barış planının ikinci aşaması, yine İsrail’i kesmedi yine durduramadı ve yine aynı İsrail bildiğini okudu.

 

Silahsızlanma, uluslararası güç, yeniden inşa ve yönetim sözleri 28 Ekim gecesi neredeydi? Trump’ın planı kâğıt üstünde umut dolu olsa da sahada, Gazze'nin enkazı altında kalacak maddelerle doluydu.

 

Trump’ın planı, 9 Ekim'de ABD, Katar, Mısır ve Türkiye ara buluculuğunda imzalandı. İlk faz ki hâlâ tam uygulanmadı. Rehinelerin (canlı ve ölü) takası, kısmi İsrail çekilmesi ("sarı hat" olarak bilinen bir çizgi), insani yardımın artırılması (günde 600 kamyon hedefi, ama gerçekte çok azı girdi) 18 gün sürdü, 48 canlı rehine serbest kaldı, 2000 Filistinli mahkûm takas edildi. Nitekim ölü rehinelerin cesetleri hâlâ İsrail bombalarının yıkıp geçtiği Gazze'de ve enkazın altında. Hamas "enkaz altında" diyor, İsrail "sahneleme" suçlaması yapıyor! İsrail için bu tam bir perdeleme ve bahane aslında!

 

Refah olayı -bir İsrailli askerin ölümü- bahanesiyle 30'dan fazla nokta vuruldu. İsrail Hamas’ı suçladı ancak Hamas bu olayla ilgisinin olmadığını söyledi. Dolayısıyla ikinci aşamaya geçiş sancılı başladı nitekim bu geçiş bütün cesetler teslim edilince devreye girecek deniliyor! Süreçte  barış umudu ihlallerle gölgeleniyor. İkinci aşama, Hamas'ın silahsızlanması şartına bağlı. Trump, Beyaz Saray'da "Silah bırakacaklar, biliyorsunuz" demişti; Netanyahu ise "Hamas bitmeli" iddiasını ve söylemini ısrarla tekrarlıyor.

 

Buna göre Hamas, tüm silahlarını uluslararası bir güce teslim edecek. Bu güç -muhtemelen BM, Türkiye, ABD ve Arap ülkelerinden (Mısır, Ürdün, BAE) oluşacak bir güvenlik kuvveti- güvenliği sağlamak, mayın temizliği, yeniden inşayı denetlemek amacıyla Gazze'ye konuşlandırılacak. Al Jazeera'ya göre, bu faz "Gazze'nin yeniden yapılandırılması" görüşünü vadediyor. Peki ölenler, yaralananlar ne olacak? Bunun hesabı mahşere mi kaldı? Resmî rakamlar 68 bin ölü, 170 bin yaralı sayısını verse de gerçekte yüzbinlerce ceset İsrail’in enkaza çevirdiği binaların altında yatıyor!

 

Gazze'yi kim yönetecek?

 

Hamas mı kalacak, yoksa Filistin Yönetimi (El Fetih) mi? Ya da yeni bir "ılımlı Arap liderliği” mi? Detaylara baktığımızda Reuters’in 21 Ekim raporuna göre, Hamas lideri Halil al-Hayya Kahire'de Sisi ile görüşüyor; ABD'den JD Vance İsrail’de, Netanyahu’yla aynı masada görülüyor! Çok karmaşık ve sisli bir görüntü var...

 

İkinci faz, İsrail’in sarı hattın ötesine, Gazze sınırına kadar çekilmesini öngörüyor ancak birçok pürüz ve engel var: Hamas, "Silahsızlanmak işgali bitirmez"; İsrail "Hamas kalırsa olmaz" diyor! Ürdün Kralı Abdullah, BBC'ye "Barış gücü değil, zorla uygulama olur, kimse istemez" demiş. Suudiler ve Emîrlikliler de kapalı kapılar ardında aynı görüşe sahip: Silahlı devriye riskli!

 

28 Ekim gecesindeki bombardımanda hayatını kaybeden 104 Gazzelinin ölümü gösteriyor ki, Gazze’de güven yok. Hamas 20 canlı rehine ve 13 ceset verdi; kalan 15'i "enkaz" altında diyor ki kuvvetle muhtemel doğru söylüyor… İsrail, "5'ini çabuk verin" diyor! Bu nedenle yardım kamyonlarını engelliyor -çadırların girişi bile  kısıtlanıyor, ağır makineler sınırlı sayıda ve Gazze’ye giremiyor! Bu, ikinci fazı kilitleyen bir süreç: Cesetler teslim edilmeden ilerleme yok!

 

Hasılı ikinci aşama, Filistin için bir kurtuluş değil, yeni bir pazarlık. Silahsızlanma, direnişi bitirir mi? Uluslararası güç, barış mı yoksa yeni bir denetim mi? İsrail'in sözde "güvenlik" amaçlı vuruşlarının bahanesi bitmiyor. Trump Gazzeliler için “İyi davranırlarsa mutlu olurlar, yoksa sonları olur" demişti!  Peki gerçekte kimin iyi davranması lazım? Abluka kalkmadan, bombardıman durmadan, adalet gelmeden nasıl iyi davranacak insanlar? Dolayısıyla ikinci faz, bir illüzyondan ibaret kalacak gibi! Ve hatta sahnedeki yerini çoktan aldı bile!

 

Bu fazın uygulanması cesetlere kaldı! Müzakere masasında cesetler var zira!

 

 

 

Meryem Aybike Sinan'ın önceki yazıları...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.