Çin hiç şüphesiz fevkalade bir ev sahipliği yapıyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 31 Ağustos-1 Eylül 2025 tarihleri arasındaki Çin ziyareti, beş yıl aradan sonraki ilk resmî temas olarak küresel arenada büyük yankı uyandırdı.
Ve 25. Şanghay İşbirliği Örgütünün yıldız ismi Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan oldu. Öyle ki SCO’ya tam üye olmadığı hâlde tam üye ülke liderleri statüsünde karşılandı ve ağırlandı.
Tianjin'de düzenlenen 25. Şanghay İşbirliği Örgütü (SCO) Zirvesi'ne onur konuğu olarak katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Hindistan Başbakanı Narendra Modi ve İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan gibi liderlerle kritik görüşmeler gerçekleştirdi.
Bu ziyaret, Türkiye'nin "360 derece diplomasi" stratejisini somutlaştırırken, dünya medyasında diplomatik, ekonomik ve stratejik boyutlarıyla geniş yer buldu. Çin medyası ziyareti "Küresel Güney'in Birliği" olarak övdü; Batı basınında ise bu ziyaret ‘Çin'in Batı'ya alternatif arayışı’ olarak manşetlere taşındı. Mesela, Guardian ve Reuters, Xi'nin liderleri buluşturmasını "çok kutuplu dünya" inşası olarak yorumladı; Trump’ın vergi tarifeleri sonrası Asya ittifaklarının güçlendiğini belirtti. Al-monitör, Ankara’nın Washington’la denge arayışından söz etti.
Dolayısıyla Türkiye’nin 360 derecelik diplomasi atağı dünyayı şaşırtmaya devam ediyor. Türkiye’nin önümüzdeki aylarda bu zirvedeki çıktılarının daha netlik kazanacağını belirtelim.
SCO, 2001'de kurulan ve küresel nüfusun %40'ını temsil eden bir blok ve NATO’ya alternatif bir örgüt olarak görülüyor. Türkiye, 2012'den beri bu örgütün diyalog ortağı ve pek çok analist bu zirvede Türkiye’nin tam üyelik sinyali verdiğini ifade etseler de Türkiye’nin NATO üyeliği şimdilik buna imkân tanımıyor.
Çin’in büyük önem atfettiği liderlerden birisi de Rusya lideri Vladimir Putin idi. Putin’in Hindistan Başbakanı ile olan bir görüşmesi Rus basınında çokça konuşuldu. Hindistan Başbakanı Narendra Modi ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin “Aurus” marka makam otomobilinde tam 45 dakika süren bir görüşme yaptı!
Aurus, Rusya'nın yerli mühendislik ürünü ve Putin'in resmî aracı; Modi'yi bu araçta ağırlamak, Rus teknolojisini sergilemenin yanı sıra iki ülke arasındaki sıcak ilişkileri vurgulamak için bilinçli bir seçim olabilir mi?
Putin ve Modi, bu kadar süre bir makam aracında baş başa ne konuşmuş olabilirler? Akla pek çok şey geliyor hiç kuşkusuz. Çin ve Hindistan arasında bazı sorunların olduğu bilinen bir gerçek. Hindistan-Çin sınır gerilimleri bağlamında Modi'nin Rusya ile yakınlaşması, Pekin'de nasıl algılandı, bu da merak konusu.
Yine de Aurus'taki görüşme, Putin'in kişisel diplomasi tarzını ve Rusya-Hindistan ilişkilerinin stratejik derinliğini de yansıtıyor: Samimi, esnek ve sembolizmle yüklü.
Putin, Çin’in kendilerini dinleme ihtimali için mi böyle bir tercih yaptı bilinmez ancak bu kabil görüşmelerin mafya liderlerinin araç içi görüşmelerini hatırlattığını da söyleyebiliriz. Bir de zırhlı limuzin içinde bu tür "gösterişli" buluşmalar, kamuoyuna dostluk mesajı gibi yansıtılsa da ‘görüşme içeriğinin’ ne denli şeffaf olduğu tartışmalı bir konu. En azından dünyanın pek de alışkın olduğu bir tarz ve yaklaşım olduğu söylenemez!
Kremlin Basın Sözcüsü Dimitri Peskov bu buluşmaya bakınız nasıl bir açıklama getirmiş:
“Yerli duvarlar, birincisi bu. İkincisi, önemli bir tartışma sürerken, geçişler, seyahatler vb. için ayrılmaya zaman kalmıyor, ayrıca araçta sohbetin devamına elverişli bir ortamın olduğunu da belirtelim." Lafügüzaf!
Hasılı, Çin çok önemli buluşmalara ve gelişmelere ev sahipliği yapıyor. Nihai sonuçlarını önümüzdeki aylarda öğreneceğimiz bu buluşmalardan bakalım daha neler duyacağız…
Özetle diyebiliriz ki…
Dünya çok önemli süreçlere gün sayıyor!..
Meryem Aybike Sinan'ın önceki yazıları...