Tims'ah!..

Bir timsahın gözlerini kapatabilirseniz neler olacağını tahmin edebiliyor musunuz? İşte bazıları bunu planlayarak yapıyor: Gözlerine bir timsah kestiriyorlar. Sonra onun gözlerini kapatmanın yolunu arıyorlar. Zor olan, yani hesap kitap gerektiren işte bu kısım. Çünkü uzun zaman beklemek gerektirebiliyor... Ondan sonrası ise onlar için kolay fakat timsah için acı bir süreç... Onlar sadece bekliyorlar, kontrollü biçimde. Bekledikçe, timsahın karşısındaki güçleri, etkileri artıyor... Fakat timsah için, her geçen saat ve gün tükeniş demek!.. * Bir timsah olduğunuzu düşünün şimdi: Bölgenizde sizinle boy ölçüşecek rakibiniz yok. İştahınız ve gücünüz var; kendi gölünüzün hâkimisiniz, acıktıkça avlanabiliyor ve beslendikçe irileşiyorsunuz... Derinize diş geçmiyor ama sizin dişinizin geçmeyeceği deri, midenizin eritmeyeceği besin yok! İşte durum böyleyken; nasıl olduğunu anlayamadan gözleriniz kapatılıyor. Göremez hale getiriliyorsunuz! Bir gün, üç hafta, beş ay hatta yıllarca... Boyunuza veya gücünüze göre başınızda bekliyorlar. Siz önce sağa sola saldırıyor, yakaladığınızı parçalamak istiyorsunuz. Sonra gücünüz azalıyor; bir şey denk gelse de karnımı doyursam, demeye başlıyorsunuz. En nihayet kıpırdayacak mecaliniz kalmıyor; itilip kakılmaya alışıyorsunuz ve düşmanlarınıza muhtaç olarak çenenize ne değdirirlerse, ölmemek için onu koparıp yemeye başlıyorsunuz... Ve bir gün kendi kuyruğunuzu koyuyorlar ağzınızın dibine. İlk ısırık biraz zor oluyor! Sonra ayağınızı, sonra gene kuyruğunuzu ve sonra... Sonra, kendi sivri dişleriniz kendi bedeninizi şekilsiz bir kütük, işe yaramaz bir kötürüm haline getiriyor! * Bir belgesel filmi anlattığımı düşündüyseniz, yanıldınız! Anlattığım hadise bir batı taktiğidir! Orta Doğu ve dünyanın pek çok bölgesinde, hem de yüzyıllar boyu, onlarca devlet ve hâkimiyet, işte aynen böyle bitirilmiştir!