İki çapadan biri

A -
A +

Son dönemde Türkiye ekonomisinin algılanmasındaki bariz değişimin farkındasınızdır. Yatırımcı ilgisi, sadece "sıcak para" kavramıyla açıklanmayacak kadar çeşitli ve canlı. Ülkenin yabancı sermaye çekmeye devam etmesi demek, büyümenin devam etmesi ve cari açığın da sürdürülebilir olması demek. Yani sevindirici... Bu ilgi artışını öncelikle siyasi istikrarın devamına ve uygulanan ekonomik programın başarısına borçluyuz. Enflasyon kalıcı olarak düşmeseydi, bütçe performansı iki yıl üst üste iyi olmasaydı, ihracat temelinde bir büyüme sağlanmasaydı, Türkiye halen "çok riskli yatırım ortamı" olmaya devam edecekti. Ancak, Türkiye algılamasının değişmesinde hiç göz ardı edemeyeceğimiz iki etken daha var: AB müzakere tarihi alınması ve IMF ile 3 yıllık yeni bir stand-by imzalanacağının ilan edilmesi. Ekonominin sabitlendiği iki çapa da diyebiliriz bunlara. Rötar IMF ile yeni dönem stand-by, bir anlamda ekonominin orta vadedeki sigortası gibi algılanıyor yabancılar tarafından. Programı şekillendiren ve uygulayan Türkiye. Ama IMF'nin varlığı, sürekliliği sağlayan bir unsur olarak görülüyor. Hükümet, eski anlaşma bitmeden, yeni anlaşmayı imzalayacağını ilan ederek, temkinli ve akıllı hareket etti. Ancak IMF'nin yeni stand-by için ön şart olarak öne sürdüğü 3 konu var: Gelir İdaresinin yapılandırılması, Sosyal Güvenlik sisteminin yapılandırılması ve Finans Sektörünü düzenleyen yeni yasa. Her üç kanuni düzenlemenin de Meclis'e sevkini bekliyor IMF. Hükümet tarafı ise, bürokratlarının fikir birliği sağlayamamasından olsa gerek, bir türlü yasalaşma sürecini başlatamıyor. Müfettiş ve murakıp ağırlıklı bürokrasi geleneği, yeni yasaların teftişle ilgili bölümlerinde anlaşamıyorlar galiba. Ortada Hükümet'in net beyanı olduğundan,kimse IMF ile imzalanacak stand-by hakkında endişeli değil. Ama gecikme belirsiz bir tarihe doğru uzamaya başlarsa, şu aralar asgari düzeyde olan tereddütler artmaya başlar. Nöbetçi kötümserler, kulakları kirişte bekliyorlar zaten...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.