Veya millî haysiyet. Önem verilmesi gereken, bir ülkenin fertleri olarak içimizde hissetmemiz gereken bir duygu. Paylaştıkları ortak değerleri, ortak menfaatleri, ortak gelecekleri olan ve bir ülkeyi yurt olarak benimsemiş insanların, "milli haysiyetleri" de vardır tabii ki. Ama siyaset tüccarlarının diline pelesenk olan, dolayısıyla da içi boşaltılıp hamasi sloganlar haline getirilen birçok kavramdan biri haline gelmiş maalesef "ulusal onur." İstismara açık, dolayısıyla millî duygulara oynayan birçok politikacı için de mümbit bir arazidir bu ve benzeri konular. Mesela, AB üyelik sürecinde bizden talep edilen düzenlemelerin bir çoğu, ferdin özgürlük alanını genişleten ve ferdin devlete karşı haklarını güvenceye alan uygulamalardır. Ama bizim "onur savunucuları"na göre ulusal onurumuzu rencide (!) etmektedir bu düzenlemeler. Özgüven Mesela vergi kaçırmak, kaçak gecekondu yapmak, trafikte emniyet şeridinden gitmek, yere çöp atmak, rüşvet vermek ve almak, bürokraside adamını bulmadan iş yapamamak ulusal onurumuzu hiç zedelemez ne hikmetse. Şehirlerimizi mafyanın insafına bırakmak veya her yerde kaba kuvvetin egemen olması ulusal onurumuza hiç dokunmaz. Susurluk skandalının, yıllarca bizi eriten enflasyonun ve sömüren yüksek faizin ulusal onurumuzla hiç ilgisi yoktur değil mi? Birkaç Avrupalı, aksak demokrasimizi veya geciken hukuk sistemimizi tenkit edince ayaklanan ulusal onur duygumuz, devlet dairelerinde kuyruklarda itilip kakılırken, otopark mafyasınca haraca kesilirken, ihale yolsuzluklarıyla devletin kasası soyulurken hiç yerinden kıpırdamıyor. Hamasi nutuk deyince mangalda kül bırakmayanlar, bir zahmet "onurlu yurttaşın tarifini" de yapıverseler keşke. Mesela hazine arazisine gecekondu yapan, vergi kaçıran, trafikte başkasının hakkını ihlal eden, "uyanık" olmayı meziyet sayan insanların, "ulusal onuru" var mıdır? Eğer varsa, bu nasıl bir onurdur? Benimkisi de merak işte!