Su uyur düşman uyumaz!

Sesli Dinle
A -
A +
Borsa İstanbul’da anormal hareketler yaşanıyor. Endeks bir gün %5 düşüyor ertesi gün %4,7 yükseliyor. Gün içinde sabah hisse senetleri tepe yapıyor, iki saat sonra tepesi üstü düşüyor.
 
2022’de kendilerini enflasyona karşı korumak isteyen yerli yatırımcıların alımları ile yüzde 200’e yakın yükselen endeks 3 Ocak’ta gördüğü 5700 puandan 4600 puana düşerek 10 günde %19 fire verdi. Peki ne oldu da Türkiye’nin en güzide yatırım alanının dengesi bozuldu?
 
En önemli sebep, Sermaye Piyasası Kurulunun kredili işlem hacminin 28 milyar liraya kadar yükselmesine izin vermesi. Kredili alım işlemlerinde başlangıçta asgari %50, devamında %35 oranında öz kaynak bulunduranlar varlıklarının 5 katına kadar pozisyon açabiliyor. 38 bin yatırımcı nasılsa hisse senetleri yükseliyor, diyerek hesabının çok üzerinde borçlandı. Düşüşe geçince panikleyip satışa geçtiler golü yediler. Büyük ümitlerle hisse alanlar hayal kırıklığına uğradı. Nasreddin Hoca misali “Yahu tencerenin doğurduğuna inanıyorsun da öldüğüne niye inanmıyorsun” diyorlar. Ama bu ölü teneşir tahtasında diriliyor, ayağa kalkıp iki adım atıyor, sonra yeniden devriliyor!.. 
 
Daha önceki dönemlerde hisse senetlerinde aynı durum yaşanmış, büyük zarara uğrayan yatırımcı küsmüş, dövize dönmüştü. Şimdi aynı durum yok, ama ayak izleri görünmeye başladı. Nasıl mı? 1 yıldan beri çözülen döviz mevduat hesapları geçen hafta 2,7 milyar dolar arttı, 194,7 milyar dolara yükseldi. Şirketlerin 2,6 milyar dolar almaları dikkat çekti. Buna karşılık merkez bankasının brüt döviz rezervleri 2,3 milyar dolar azaldı, 126,4 milyar dolara geriledi. İkisini toplayınca 1 haftada tam 5 milyar dolarlık bozulma yaşandığını görüyoruz. Tehlikenin ayak sesleri duyuluyor mu?
 
Piyasada yeni bir döviz çılgınlığı başlarsa, Merkez Bankasının buna izin vermemek için satış yönündeki müdahalesi ile rezervler yeniden 100 milyar doların altına inerse, ne olur?
 
Bir çuval incir berbat olur! Düşmanların eline seçim öncesi büyük bir koz geçer. Bakın borsada böyle anormal düşüş ve yükselişler yaşanınca hisse senetlerine duyulan güven kayboluyor. Yatırımcı her yükselişte elindeki malı satıyor. Sonuçta ortaya karmakarışık bir tablo çıkıyor. Tabii bu durumda en büyük darbeyi şirketler yiyor. Mali tabloları parmak ısırtan kuruluşların hisseleri bir taban yapıyor, bir tavan. Alsan bir türlü satsan bir türlü. Hiç hoş olmayan bir manzara var.
 
EYT’lilerin elde edecekleri tazminatların önemli kısmının borsaya akması bekleniyor. Şimdi bu tabloyu görenler kararsız kalmayacak mı? Paranın başka alana kaymasını önlemek için mutlaka acil tedbirlerin hayata geçirilmesi gerekiyor...
 
Su uyur düşman uyumaz! İstikrarımızı bozmak isteyenler dövizi ateşleyip maliyetleri tavana çıkarıp enflasyon ateşini yakmayı amaçlıyor. Asıl hedef Cumhur İttifakı'nın seçimlerde kazanacağı tarihî zaferi gölgelemek. Buna asla izin verilmemelidir. Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik. Borsa tuzağına mı düşeceğiz? Bir defa öncelikle kredili işlemlere sınır getirilmeli. İkincisi günübirlik alış ve satışların karşılıkları en erken 7 gün sonra hesaplara geçmeli. Borsa at yarışı alanı değildir, ekonominin aynasıdır.     
 
***
2022'de 2,7 milyar dolarlık ilaç ihraç ettik... Yeni yılda buna büyük bir hızla devam ediyoruz. İlaç şirketleri yurt içinde satış yerine yurt dışına mal satmayı tercih ediyor. Zira yurt içinde 50 liraya satılan bir ilaç Avrupa'ya 50 avroya satılıyor. Bulgarlar Edirne'de koli koli aspirin alıyor... 
 
Ülkemizde ilaç sıkıntısı var. Çocuk antibiyotiği bulunamıyor. Eczanelerde ilaçların önemli bir kısmı yok. Çünkü ilaç üreticileri yurt içine vermek yerine yurt dışına satmayı tercih ediyor. İlaçta üretim maliyetinde baz alınan avro kuru 7,86'dan 10,75'e çıkarıldı. Ancak şu anda avro 20 TL’nin üzerinde olduğu için üretilen ilaçlar daha yüksek bedelle yurt dışına satılıyor. Sıkıntı büyük. Ticaret Bakanlığı ilaç ihracatına kota mı koymalı, yoksa avro kuru 15 liraya mı yükseltilmeli bilmiyorum, ama bu problem mutlaka çözülmeli.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.