'Bilimsel' çelişkiler...

Merhaba, Bir 'hilkat garibesi' olarak doğan ve 'Yüksek Öğretim Kesimi'ni -yani kendisini- dahi memnun edemeyen YÖK, hemen her dönemde ana muhalefet partisini gölgede bırakan siyasi çıkışlarıyla dikkat çekiyor. Üniversitelerin gelişmesini sağlamak için kurulan YÖK aksine, yaptığı 'ucuz kahramanlıklar'la diyalog ortamını katlederek üniversitelere 'pranga' oluyor. Son örnek Haklarını savunmakla yükümlü olduğu bir üyesini, (sırf hükümetle birlikte çalıştığı için) tart eden bu kurum, uzun bir 'araştırma' döneminden sonra, yolsuzluk iddiasıyla tutuklanan bir üyesine ise 'inadına' sahip çıkarak birçok çelişkiye imza atmıştır. Van'da yaptıkları gövde gösterisi ile bir 'hukuk cinayeti' işleyen rektörler kadar, bunu, "Cumhuriyet adına..." gibi 'çarpıtılmış' başlıklarla manşete taşıyan gazete yöneticileri de sorumluluk yüklenmiştir. Yani herhangi bir rektörün, kanunlara muhalif hiçbir hareketi olamaz mı?.. Kaldı ki, YÖK ve Barolar Birliği, rektör Aşkın'ın, gerçekten suçsuz olduğuna inanıyorsa bu telaş niye... Yoksa rektörler, kendi yetiştirdikleri hukukçulara güvenmiyor mu? Baskı içinde baskı... Bu 'cinayet'e ortak olmamak için Van'a gitmek istemeyen rektörleri, uydurduğu "Rektörler Kurulu" baskısıyla -zorla- götüren Teziç, her ne kadar "Hukuka baskı yok" diyorsa da kopardıkları fırtınadan, bu davaya bakacak savcı ve hakimlerin ektilenmeyeceğini kim söyleyebilir? Ayrıca bütün bu 'Yüksek' dozajlı baskılardan sonra sayın rektör 'aklansa' bile suçsuzluğu ne kadar inandırıcı olacaktır? Bir 'çelişki' daha var... 'Van harekâtı'nın maliyeti, YÖK'ün "kısıtlı" kaynaklarıyla gerçekleştiriliyorsa yazıklar olsun... Yok gerçekten rektörler kendi ceplerinden karşılıyorsa, resmî bir toplantıya katılma 'görev'ini özel imkanlarıyla gerçekleştirmeleri bir çelişki değil mi? Yoksa bu toplantı "resmî" değil mi?... > Bizden haberler Maalesef 'kayıp'larla dolu bir hafta geçirdik... * İhlas camiasının kıdemli üyelerinden Halit Gül ağabeyi kaybettik. Dualarla uğurladığımız Halit ağabeye "Makamın cennet olsun" diyor, Gül ailesine taziyelerimizi arz ediyoruz. * Görsel Yönetmenimiz Mustafa Bilim'in yengesi vefat etti. Edirne'de defnedilen Hayriye teyzeye, Allah'tan rahmet, Mustafa ağabeye ve diğer yakınlarına "Başınız sağ olsun" diyoruz. * Spor Servisimiz'den Cemil Sağlam'ın kayın pederi, kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Genç denebilecek bir yaşta aramızdan ayrılan İsmet Görgün'ün bütün yakınlarına sabr-ı cemîl diliyoruz. * Rize'deki 'unutulmaz'larımızdan Bayram Ali Kavalcı'nın dayısı ve Ev Aletleri Genel Müdürlüğümüzden Ercan Akgün'ün dedesi Sabri Mete, beyin kanaması sonucu Rize'de vefat etti. Kendisine Allah'tan rahmet diliyor, geride bıraktıklarına taziyelerimizi sunuyoruz.