Biraz saygı...
Merhaba, Medyanın, kurbanla ilgili olarak sürdürdüğü 'zoraki tartışma', şekil değiştirerek bayram boyunca da devam etti. Basın, her şeye 'şaşı bakma' alışkanlığını, toplumun kutsal değerlerine karşı da aynen uyguluyor. 14 asırdır, en küçük bir tereddüt yaşanmaksızın yerine getirilen dini vecibeleri tartışma konusu yapmak, her şeyden önce okuyucuya saygısızlıktır. Dinde sözü muteber olmayan bir şahsın sıradan beyanını, yeni bir dinî kuralın ilanı gibi sayfalarına aktaranlar, kendi cehaletlerini de sergilediklerinin farkında değiller. Çünkü, gazeteci her şeyi yazmak zorunda değil ama yazdığını doğru yazmak zorundadır. "Vardı da kullanmadık mı?" Geçen haftaki 'bahane' de kurban kesim yerleriydi... Başta İstanbul olmak üzere büyük şehirlerde, bayram sonrası ortaya çıkan manzaraları savunmak mümkün değil. Ancak gazetelerin, cadde kenarlarındaki durumun müsebbibi olarak bizzat 'kurban' vecibesini göstermesi haksızlıktır. "Kurbanlığı, kesim yerine gözleri bağlı olarak getirin ve birinin yanında diğerini kesmeyin" diyecek kadar detayı düşünen İslamiyet, insanların yanlış uygulamalarından nasıl sorumlu tutulabilir. Kaldı ki, belediyeler yeterli miktarda geniş ve sağlıklı kesim yerleri hazırladı da insanlar oraya gitmedi mi? Bu hizmetler insanların rahat ulaşabileceği yerlerde ve ücretsiz verilmelidir. Yazarımız Ayhan Katırcıkara'nın, "THK kesim yerleri düzenlesin" teklifi bu hususta iyi bir çözüm olabilir. Yoksa, çarşaf çarşaf fotoğraflar yayınlayarak, AB'ye 'şikayet dilekçeleri' yazmak iyi niyetli bir tutum değildir. Avrupa'nın; yüzlerce hayvanı canlı canlı yakan 'hayvanseverlik' anlayışına ihtiyacımız yoktur. Ekonomi yeniden... Ankara, 'uzun tatil'e inat hareketli bir bayram geçirdi. Hafta boyunca sayfalardan 'düşmeyen' Kemal Derviş'in rüzgarının da yardımıyla, her şeye yeniden başlamayı planlayan hükümet, kamuoyunun desteğini kaybetmemelidir. Yoksa dünyanın en iyi ekonomisti, en iyi programla gelse yine sonu hüsrandır. Bunun için de, güven erozyonuna daha fazla izin verilmemelidir. İcraatın en yetkili ağızlarından çıkan, "Bankalar Kanunu'nu eksik yapmışız, IMF'nin her dediğine uyduk program çöktü..." itirafları havada uçuşurken, bir yıl sonra yine benzer şeyleri konuşmayacağımızdan nasıl emin olabiliriz. Küçük bir demet... Hazırlanan yeni paketin ana hatlarını Perşembe günü, "Kurtuluş planı" manşetiyle duyurmuştuk. İki gün sonra 'büyük' gazetelerdeki, "İşte yeni plan" başlıklarını 'gülümseyerek' okuduk. Ekonomi Servisimize teşekkür ediyoruz. Kadınlar Günü haberimizi, farklı bir anlayışla ele aldık ve 8 Mart günü, Anadolu'nun değişik köşelerinde, 'geçim yükü'nü taşımaktan sırtı kamburlaşmış kadınlarımızı, şehir meydanlarında "kadınlara özgürlük" yazılı pankartlar taşıyan, bölücü slogan atan hemcinslerine ithaf ettik... "İstanbul'a kar yağmayınca, kış haber olmaz" sözü bir kere daha tekerrür etti. "Güneydoğu'yu sel vurdu", insanlar boğuldu, gözler pınar, şehirler göl oldu ama -İstanbul'a yağmur yağmadığı için- Türkiye dışında hiç bir gazetede tek satır haber olamadı(!). Ve, 'bayram ziyareti'ne gelen Güneydoğulu öğrencilerin, "Ağlatan veda"sında akan anlamlı gözyaşlarını sizlere aktarmamızı sağlayan arkadaşımız Fahrettin Özyurt'a da teşekkürlerimizi sunuyoruz. Hareketli hafta Krizden çıkış gayretlerinin odak noktasını teşkil eden yeni planın, bu hafta son şeklini alması bekleniyor. Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev'in ziyareti; gündemi açısından önemli... Şaşırtıcı ama Aliyev, Bakü-Ceyhan konusunda Türkiye'nin 'isteksiz' davrandığını, bunun sebebini Ankara'da öğrenmeye çalışacağını söyledi. Bir aksilik olmazsa yine bu ziyaret sırasında Şahdeniz doğalgazı için de anlaşma imzalanacak. Ayrıca Ankara, Anayasa Mahkemesi'nden TBMM'ye; yaşanacak yoğun gelişmeler sebebiyle "Zor hafta"lardan birine daha sahne olacak. Bizden Haberler * Arkadaşımız Murat Yeşil, bayram münasebetiyle New York'tan geldi ve İstanbul'da bir süre hasret giderdikten sonra bayramı geçirmek üzere babasının yanına gitti. Bu gidişin aslında 'babaya son veda' olduğu üç gün sonra anlaşıldı. Ramazan amcaya Allah'tan rahmet diler, Yeşil ailesine taziyelerimizi sunarız. * Mesai arkadaşlarımız Resul ve Habip Durmuş'un babaları Fazlı amca da bayramda Hakk'a kavuşan 'şanslı'lardan... Merhuma 'sonsuz bayram'lar temenni eder, yakınlarına baş sağlığı dileriz. * Yazıişleri'nin dinamik elemanlarından Necip Kurt, Ahmet Alper'ine kavuşmanın mutluluğuyla çifte bayram yaşadı. Hülya-Necip çiftini kutlar, 'nice mutluluklar' temenni ederiz. * Yine Yazıişleri'nden Tuncay Şenyürek, 'kaybetme'nin acısını kısa sürede ikinci defa tattı. 'Asırlık çınar' Ömer dedeyi ahirete uğurlayan arkadaşımıza ve yakınlarına baş sağlığı dileriz.