Savaş gölgesinde 'bayram' olur mu?..

Merhaba, Bayram haftasını geride bıraktık... Gerçi, bizler için diğerlerinden bir farkı yoktu... Yazıişleri'nden Teknik Servis ve Ofset'e kadar bütün birimler yine görev başındaydı. Arkadaşlarımız 'bayram' sabahı da minik yavrularının şaşkın bakışları arasında evden ayrılarak 'asıl yuva'sına koştu. O günkü Türkiye'yi almak için kapısını açan siz okuyucularımızın, özellikle bu günlerde eli boş dönmemesi için kendisinin hatta ailesinin bayramını 'feda eden' dağıtım elemanlarımız yine her sabah erkenden dışarı fırladı ve kara-fırtınaya aldırmadan gazetenizi size ulaştırdı. Samimi bir teşekkür Yaptığı işin ehemmiyetini bilen arkadaşlarımız, ne sebeple olursa olsun aksamaması gereken görevlerini, hiçbir uyarıya gerek kalmadan bayram günlerinde de aynen yerine getirdiler. Hiçbir mukayeseye sığmayan bu fedakârlıkların karşılığı ödenemez. Başka bir deyişle, bayram günü insanları evinden ve ailesinden ayırmaya hiçbir 'maddi güç' yetmez. Bayram günlerinde de bizleri yalnız bırakmayan arkadaşlarımıza, bu fedakârlığın karşılığını ödeyebilmek mümkün değil. Eğer bir anlam ifade ederse, kalbimizin derinliklerinden gelen samimi duygularla teşekkürlerimizi arzediyoruz. Daha büyük bir fedakârlık göstererek, arkadaşlarımıza bayramı bizimle birlikte geçirme fırsatını veren eşlerine ve çocuklarına da hoşgörülerinden dolayı şükranlarımızı sunuyoruz. Bayramlık manşetler Bayram boyunca değişmeyen bir şey daha vardı. O da, bayramla hiç mütenasip olmayan 'savaş' gündemiydi. Muhatabın İslâm âlemi olmasına aldırmayan ABD, operasyon hazırlıklarına ve 'destek verin' baskılarına Kurban Bayramı boyunca da devam etti. Yani biz, "Barış kurban olmasın" dedik ama kendi çıkarları için bırakın barışı, masum çocukları bile feda edeceğe benzeyen Amerika, İslâm âleminin bayram coşku ve sevincini 'kurban' etti bile... Gazeteniz Türkiye, böylesine karamsar bir ortamda da olsa bayramı, bayram gibi geçirmeniz için elinden geleni yaptı. Bayram öncesinde memur ve çiftçilere ödenen 3.5 katrilyonu duyuran "Bayram bereketi" ile başlayan bu serimiz, sağlık ve eğitim hizmetlerini pahalandıran KDV'nin kalkacağını haber veren, "Ayıba son", başta çiftçi ve köylüler olmak üzere toplumun büyük kesimini ilgilendiren, "Ucuz mazot müjdesi" ve çoklarını intihara götüren 'temerrüt' canavarını dizgine vuracak olan, "Kartzedeye 12 taksit" manşetlerimizle devam etti. Buruk geçen bayramda sizleri bir nebze de olsa ferahlandırabilmişsek ne mutlu bize..