Yalnız değiliz...

Merhaba, ABD'de yaşanan korkunç olaylar, dünyanın hemen her yerinde gündemin tek hakimi olmaya devam ediyor... TV bültenleri, gazete sayfaları neredeyse sadece bu haberlere ayrılıyor günlerdir. Bu durum dünya basınının, aynı gelişmelere yaklaşım biçimlerini sağlıklı olarak değerlendirme imkanını da beraberinde getiriyor. *** Biz Amerika basınının tutumunu ele alacağız ama önce bir tespit yapmalıyız... Hangi ülkede yaşarsa yaşasın, her insanın hayatı kutsaldır ama, Amerikalılar'a göre kendilerinin canı daha kıymetlidir. Üstelik; hiçbir mantığı olmayan bu 'üstünlük saplantısı'nı büyük ölçüde kabul ettirmişlerdir de... Bir vatandaşını, ölü veya diri kurtarmak için gerekirse bir ülkeyi haritadan bile silmekten çekinmeyeceğini beyinlere kazıyan Amerika, hiç beklenmedik bir şekilde onbinlerce insanını kaybetti. Dünyanın öbür ucunda bir yerde huzur ve sükunu sağlama iddiasındaki bir süper güç, kendi ülkesinin göbeğindeki insanları hatta, kendi görevli memurlarını bile koruyamamıştı. Sadece ABD devleti değil; insan haklarının en büyük teminatı olan medya da tarihinin en büyük şokunu yaşamıştı. Büyük sorumluluk... Gazeteci de insan olduğuna göre, ABD medyası duygusal davranabilir hatta bu felaketi tiraj kazanmak için kullanabilirdi. Ama ABD basını; tarihin en büyük terör eylemine, aynı büyüklükteki sorumlulukla yaklaşıyor. Yetkili kurumlardan verilen bilgileri yayınlamanın dışında kimse senaryolar üretmedi. Hatta; S. Arabistanlı Buhari kardeşlerin bu işle ilgisi olmadığı anlaşılınca, kaynak FBI olmasına rağmen CNN, haberi yayınladığı için özür diledi. Hayalî düşman üretilmedi, bu yöndeki ferdî olaylardan dolayı halk sağduyulu olmaya çağrıldı. İnsanların 'kimyasını' bozan kan-vahşet görüntüleri yayınlanmadı. Hatta uluslar arası fotoğraf kaynakları da aynı anlayışla hareket ettiği için bu otosansür 'zoraki' de olsa diğer ülkelerin gazetelerine de yansıdı. En önemlisi ise, 'tam zamanı' olmasına rağmen, yöneticileri yerden yere vurmadılar aksine; özgürlüklerin kısıtlanması çalışmaları dahil her konuda, devlete en büyük desteği verdiler. başkana ve devletin diğer kurumlarına en büyük desteği verdiler. Umarız görülmüştür Velhasıl, Amerika basını, olayın çapı ve özelliği ne olursa olsun, gazete yöneticilerinin hissî davranmaya, sorumlu yayın sınırlarını aşmaya hakkı olmadığını bütün dünyaya net olarak gösterdi. Gerçi; kıyasıya yaşanan tiraj savaşının çıkardığı toz-duman arasında biraz zor ama; umarız, Türkiye'deki medya sorumluları da bunu görmüştür. Haksızlık ettiğimizi düşünmeyin... Çünkü; yanı başlarında sergilenen sorumlu yayıncılık örneğini 30 yıldır göremediler. Zaman zaman, 'pasiflik' olarak bile değerlendirilebilen seviyeli, objektif, insana saygılı yayın anlayışımızdan dolayı diğer gazeteler arasında uzaydan gelmiş gibi kalıyorduk. Dünyanın öbür ucunda da olsa bizim gibi düşünen gazete yöneticileri olduğuna sevindik. Meğer yalnız değilmişiz... *** Mutlu haftalar... Bizden Haberler Yazıişleri'nden Ercan Asil anneannesini kaybetti. Baş sağlığı dileklerimizi sunar, arkadaşımızın ve yakınlarının acılarını paylaşırız. Reklam Koordinatörlüğü Samsun büromuzdan Ziya Yıldız'ın oğlu oldu. Minik yavruya "Hoş geldin" diyor, Yıldız ailesini kutluyoruz. Mücellithane'den Sıtkı Topçu'nun evinde de aileye yeni katılan üyenin sevinci yaşanıyor.. Zehra Betül'e uzun ömürler diler, Topçu ailesini tebrik ederiz.