Yine başa dönmeyelim

Merhaba, Dikkatinizi çekmiştir. Üniversitelerdeki öğrenci olayları son günlerde sık sık haber konusu olmaya başladı. Çeşitli bahanelerle bir araya gelen öğrenciler, kendileriyle hiç ilgisi olmayan konularda ahkâm kesmektedir. Terörist başının fotoğrafını kameraların gözüne sokarcasına sergileyerek PKK lehine sloganlar atmak hangi eğitim probleminin ifadesidir. AB'ye uyum çerçevesinde yapılan demokratik açılımları da fırsat bilen bazı kötü niyetliler, bu öğrencileri alet ederek anarşiyi yeniden yeşertmeye çalışmaktadır. Biz bu berbat filmi daha önce de seyretmiştik. Üniversitelerde anarşinin 'cinnet noktası'na ulaştığı 1976-80 yılları arasında, Türkiye'nin en anarşik okullarından birinde dört yıl boyunca okuma mücadelesi veren biri olarak, eğitimin en büyük düşmanının; eğitim adına mücadele ettiğini zanneden bu zavallılar olduğunu çok iyi biliyorum. Güya 'demokrasi' uğruna kendilerini feda ederler ama Türk milletinin tam demokrasiye kavuşmasına en büyük engelin de kendileri olduğunu bilmezler. Nitekim geçmişte de yıllarca 'özgürlük' nutukları attılar ama sonunda Türkiye'ye bir 'ara rejim' daha hediye ettiler. Zaten o dönemleri yaşayan hiç kimsenin, bu aldatmacalara teveccüh etmeyeceğini bilen 'organizatörler' eğitim neslinin değişmesini bekledi. Şimdi dünyayı ilk defa keşfettiğini zanneden bu 'ateşli gençler' bu oyunun defalarca sahnelendiğini nereden bilsinler. Alet olmayalım Türkiye gerçekten çok büyük bir potansiyele sahip. Ama her seferinde başka bir şekle bürünmüş takozlarla yolu kesilmekte, gelişmesi engellenmektedir. Ve maalesef medyamız, -bilerek veya bilmeyerek- verdiği destekle, bu kötü senaryoların gerçekleşmesinde katolizer görevi yapmaktadır. Son yirmi yılımızı 'zehir eden' PKK belasında basının vebalini kimse inkar edemez. Çünkü propaganda, anarşinin ve terörün can suyudur. Eylemleri önemseyerek her seferinde geniş yer veren gazeteler aslında eylemcileri teşvik etmektedir. Gazetelerin ön sayfalarında geniş yer bulduğunu gören gençler, o anda iç dünyasında kükreyen 'bi daha' arzusuna karşı koyamamakta ve yeni eylemler için fırsat kollamaya başlamaktadır. Onların kâbusu ciddiye alınmamaktır. Birkaç eyleminin medyada yer almadığını gören öğrenciyi hiçbir güç yeni eylemlere itemez ama... Sayın meslektaşlarımız bunu bir başarabilse... Bizden haberler * İHA Bilgi İşlem Müdürü Ayhan Eren'in babası elim bir trafik kazası sonucu hayatını kaybetti. Bursa'da defnedilen Kirmanşah Eren'e Allah'tan rahmet diler, arkadaşımıza ve diğer yakınlarına taziyelerimizi sunarız.