Hayata dair...
12 Ekim 2007 01:00
Hayata dair...
> Karşınızdakinin fikirlerine saygı gösterin ve asla "yanılıyorsun" demeyin...
> Eğer hatalıysanız bunu hemen kabul edin...
> Konuşmaya içten bir iltifat ve övgüyle başlayın...
> İyi bir dinleyici olun, karşınızdakine kendinden bahsetmesine izin verin...
> Yargılamayın ki, yargılanmayınız... Eleştirmeyin, suçlamayın, şikayet etmeyin...
> Eleştiri boşunadır, çünkü insanları kendilerini savunmaya ve genellikle kendini haklı görmeye iter...
> Karşımızdakilerle ancak, onlar bizimle ilgilendiğinde ilgileniriz...
> Çoğu insan, tek istedikleri kendilerini dinleyecek biri olmadığı zaman doktorunu arar...
> Fikirlerinin yanlışlığı kanıtlanan kişi, hâlâ aynı fikirleri savunur...
> Nefreti nefretle değil, ancak sevgiyle yok edebilirsiniz...
(...Dale Carnegie)
Ayaküstü...
Milli Takım kampına geldiğinde gördük ki; Emre Belözoğlu'nun basın tribününe hareket çektiği kolu bandajlı...
Espriler havada uçuşuyor...
Ama basının olayı ciddi ciddi, "Adaletin tecellisi" olarak gördüğü belli oluyor...
Oysa hepimiz biliyoruz ki; öyle olsaydı her gazeteci bir yazıcı kullanacaktı...
Parmaksızlıktan!...
Tebeşir Tozu...
"-Genç kız, ideal erkeği bulma çabasından vazgeçip, bir koca aramaya başladı mı, kadın olmuş demektir..." (...Raquel Welch)
kadınlar & erkekler
SORU: Birkaç kadınla evlenmenin kötü yanı nedir?...
CEVAP: Birkaç kaynanaya sahip olmak...
***
SORU: Eşinizin söylediklerinizi dikkatle dinlemesi için ne yapmalısınız?...
CEVAP: Uykunuzda konuşun...
***
SORU: Erkeklere göre evlilik nedir?...
CEVAP: Bedavaya çamaşırlarınızı yıkatmanın pahalı yolu...
itiraf reyonu...
(...isim: sevinç ulupınar ...şahir: istanbul ...yaş: yirmibeş)
Patrondan ateşli hasta olduğunuza dair izin istersiniz...
Telefonu kapatır kapatmaz aslında o kadar da kötü olmadığınızı hissedersiniz...
Zaten öğlene doğru da hiçbir şeyiniz kalmaz ve civardaki büyük alış veriş merkezine kapağı atarsınız...
Hatta o gün müsait olan arkadaşlarınızla orada buluşur ve güler eğlenirsiniz...
İşte en koyu kahkahayı attığınız anda patronla göz göze gelirsiniz ki...
Bence rezillik budur...
(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)
Tuzaktan Kumanda
(...NTV - Hiç Bunları Kendine Dert Etmeye Değer mi)
MÜJDAT GEZEN: Sümer, Keşan'da askerlik yapacak... Haydarpaşa'dan trene biniyor...
SÜMER TİLMAÇ: Haydarpaşa'dan Keşan'a gidilir mi?...
HHH
(...NTV - Hiç Bunları Kendine Dert Etmeye Değer mi)
KADİR ÇÖPDEMİR: Ablacığım, maymun olduk... Güldürmezsen, yüzüne bile bakmam artık diyor kızlar...
FİKRET ŞENEŞ: Öyle kadınının önünde gülünmez, ağlanır...
Temel'in yeri...
Temel deniz kenarında balık tutuyormuş diğer insanlarla...
Oltasını atmış, beklemiş ve kocaman bir balık çekmiş... Balığı almış eline, nazikçe çıkarmış iğneyi balığın ağzından, şöyle bir balığa iyice bakmış ve denize atmış...
Ondan başka kimse balık yakalayamıyormuş...
Temel tekrar oltasını atmış daha kocaman bir balık, tekrar balığın ağzından iğneyi nazikçe çıkarmış ve balığa şöyle bir etraflıca bakmış ve tekrar denize atmış..
Her seferinde daha kocaman balıklar yakalamış yine etraflıca baktıktan sonra balıkları denize...
Yanında balık tutanlar artık dayanamamışlar ve Temel'in yanına gelmişler;
"-Amcacığım ne yapıyorsun sen" demişler,
"-Biz saatlerdir buradayız tek bir balık bile yakalayamadık... Sen ise kocaman kocaman balıkları denize atıyorsun..."
Temel, dönmüş kalabalığa ve şöyle demiş;
"-Çünkü benim tavam küçük..."
Bizimkiler...
Okul yönetimi bütün öğrencilere eşofman takımı dağıtıyor...
Önce eşofmanı teslim alıp, sonra imza atıp gidiyor öğrenciler...
Sıra Salih Abi'ye gelince girmiş içeri...
Görevli öğretmen uzatmış eşofmanı,
"-Şunu koltuğun altına koy, sonra şurayı imzala..."
Almış eşofmanı, "Ne alaka" diye etrafına bakındıktan sonra odada bulduğu üçlü bir koltuğun altına koymuş, imzasını atmış...
Sonra koyduğu yerden almış ve çıkıp gitmiş...
Pek üstünde durmamış ve olaydan yıllar sonra aklına gelmiş bu "koltuk skandalı"...
...gündemin kırıntıları...
Diktatör Hitler, pop yıldızlarından çok aşk mektupları almış meğer...
Eee... Kadınlar her zaman kendilerini güldüren erkekleri sevmez...
Bazen öldürenleri de sever!...
sanatik kritik
"-En çok istediğim şey bir hayat arkadaşımla beraber yaşlanmaktı, ölürken ya ben onun elini tutayım, ya o benim elimi tutsun... Ben biraz aptalım, ilişkilerimi yürütmeyi beceremedim..."
(...Yeşim Salkım)
politik kritik
"-Ne yazık ki Amerikalı bazı politikacılar, sağduyu çağrılarına kulaklarını tıkayarak bir kez daha büyük meseleleri küçük iç politika oyunlarına alet ve feda etme teşebbüsünde bulundu..." (...Abdullah Gül)
sportik kritik
"-Zico'nun zekasının kıt olduğunu düşünüyorum... Zeki bir insan, dengelerin Fenerbahçe lehine geliştiği, futbolcularını gazetelerin manşet yaptığı bir dönemde bu avantajları kullanır...
(...Ali Şen)
Bugünün buluşu
> İlk kez, "Bayinizden ısrarla isteyiniz" cümlesi bir reklam repliği olarak kullanıldı...
(...12.10.1980)
S.Ö.Z. der ki;
"-Her gününü hayatının son günüymüş gibi yaşarsan, günün birinde haklı çıkarsın..."
(...Oy oy oy dedirten Sema Duran müthiş S.Ö.Z.leri)
MMMR'in duvarı...
Her yerde bizi yalnız bıraktınız be... Bıktık USA'ndık artık...
Söz Market'e ulaşmış bayram mesajları: Bayramınızın gelecekte, "nerde o bayramlar" yakınmasıyla geçmesini diliyorum... (Ahmet)...Abi şöyle kutlayayım: Cem Uzan, Bayramlar hiç bitmeyecek... Afedersiniz ama herkese her gün bayram olacak... (Merve)... Mutluluğunuz enflasyon kadar yüksek, üzüntünüz memur maaşı kadar düşük, geleceğiniz Demirel'in keli kadar parlak olsun... Mutllu bayramlar... (Abdullah)... Sigaranın her vakit içildiği, yemeğin her dakika yendiği, daha az mübarek aylar başlamıştır... İyi bayramlar dilerim... (Çağatay)... Tüm yaşamınız bayram sevinci kadar coşkulu ve lezzetli olsun (naz)...