Mahluklardaki hesaplı nizama, düzene bakmak ve bunlardaki incelikleri düşünmek, herkese vacibdir.
Sual: Yaratana inanmak için, yaratılanlara bakmak ve incelemek kâfi gelir mi?
Cevap: İmana gelmek çok kolaydır. Mahluklardaki hesaplı nizama, düzene bakmak ve bunlardaki incelikleri düşünmek, herkese vacibdir. Atomdan güneşe kadar bütün varlıklardaki düzen, birbirlerine bağlılıkları, bunların kendiliklerinden var olmadıklarını, bilgili ve sonsuz kuvvetli bir varlık tarafından yaratıldıklarını açıkça göstermektedir.
Aklı başında olan bir kimse, liselerde ve üniversitede, astronomi, fen, biyoloji ve tıp bilgilerini öğrenince, bu varlıkların bir yaratıcısı olduğunu ve her türlü ayıptan uzak olduğunu ve Muhammed aleyhisselâmın Onun Peygamberi olduğunu ve bildirdiklerinin hepsinin Ondan gelmiş olduğunu hemen anlar ve yaratana inanır.
Kâfir olarak ölenlerin sonsuz Cehennemde kalacaklarını, müminlerin de sonsuz olarak Cennet nimetleri içinde yaşayacaklarını öğrenince, seve seve Müslüman olur. Ma'rifetnâme kitabında buyuruyor ki:
“Fen ve astronomi bilgileri, makinalar, fabrikalar, akıl ile, tecrübe ile hasıl oldukları için, zamanla yenileri bulunmuş, birçok eski bilgilerin yanlış olduğu anlaşılmıştır. Eski, yeni, yanlış ve doğru bütün fen bilgileri, bu âlemin yoktan var edildiğini, sonsuz ilim ve kudret sahibi bir yaratıcının varlığına inanmak lazım olduğunu göstermektedir.”
Muhammed aleyhisselâmın güzel ahlakını ve mucizelerini okuyan da, Onun Peygamber olduğunu anlar.
Sual: Alnında ve burnunda yara olan kimse nasıl secde eder?
Cevap: Alnında yara olan, yalnız burnu ile, burnunda yara olan da, yalnız alnı ile secde eder. Alnında ve burnunda birlikte özür olup başını yere koyamayan, ayakta durabilse bile, yere oturarak ima ile kılar. Rüku için biraz, secde için, rükudan daha çok eğilir. Secde için, yerden bir şey kaldırıp, yüzünü bunun üstüne koyması tahrimen mekruhtur. Çünkü, Feth-ul-kadîr, Merâkıl-felâh, Halebî ve Mecma'ul-enhürde buyuruluyor ki:
“Resûlullah Efendimiz bir hastayı ziyaret etdi. Bunun, eli ile yastık kaldırıp, üzerine secde ettiğini görünce, yastığı aldı. Hasta, odun kaldırarak bunun üstüne secde etti. Odunu da aldı ve;
(Gücün yeterse, yere secde et! Yere eğilemezsen, yüzüne bir şey kaldırıp, bunun üzerine secde etme! İma ederek kıl ve secdede, rükudan daha çok eğil!) buyurdu.
Osman Ünlü'nün önceki yazıları...