Adaylık CHP ve Kılıçdaroğlu için ne anlama geliyor?

6’lı Masa’nın en önemli konusu olan cumhurbaşkanlığı adaylığı masadaki ortaklar için aynı anlamı taşımıyor. Her parti için farklı anlamlar içeriyor.

 

6 Nisan’da seçim kanununda yapılan değişiklikle Masa’daki etkisi azalan meşhur dörtlü adaylıktan daha çok parlamentoda ne kadar sandalye alabilirim derdine düşmüş durumda.

 

Bu yüzden, adaylık konusu Masa’nın iki önemli partisi CHP ile İyi Parti arasında bir rekabetin yaşanmasına neden oluyor. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu her söylemi ve hareketiyle cumhurbaşkanı adayı olmak istediğini ilgili taraflara adrese teslim iletmeye gayret gösteriyor. Buna karşın, Kılıçdaroğlu tarafından adrese teslim İyi Parti’ye gönderilen mesaj Akşener tarafından sürekli iade ediliyor.

 

Nitekim karşılıklı giden gelen mesajlar iki parti arasında yaşanan rekabetin dozajının artmasına neden olunca, Kılıçdaroğlu ile Akşener 6’lı Masa’nın dışında Ahlatlıbel’de 2’li bir masa kurmak zorunda kaldılar.

 

Ortaya çıkan 2’li görüntüye Masa’nın dörtlüsünün tepkisinin ne olduğunu zamanla göreceğiz.

 

Kılıçdaroğlu, adaylık konusunda niye bu kadar ısrarlı görünüyor?

 

Bu sorunun cevabı gayet açık. Çünkü cumhurbaşkanı adaylığı, CHP ve Kılıçdaroğlu için sadece bir cumhurbaşkanlığı adaylığı anlamına gelmiyor.

 

Peki, ne anlamlara geliyor?

 

1. Elbette ilk bakışta herkesin aklına Kılıçdaroğlu’nun doğrudan cumhurbaşkanı olmak istemesi geliyor. Gayet normal bir durum. Garipsenecek bir resim yok ortada. Masa’yı kuran ana aktör ve Masa’nın en güçlü partisinin genel başkanı, diğer ortaklara göre en uygun adayın kendisi olması gerektiğini düşünüyor olabilir.

 

Masa için en fazla çalışanın kendisinin olduğunu düşünmesi, en fazla fedakârlık yapan partinin CHP olması, Masa’nın dörtlüsünün parlamentoya girişi için onlara sandalye ayırmak zorunda kalacak olması, Kılıçdaroğlu’nun adaylığının düşünülmesini sağlıyor. “Madem katkıları olmadıkları hâlde parlamentoda onlara sandalye vereceğiz, o zaman onlar da bizim genel başkanımızın adaylığını desteklesinler” diye düşünebilirler.

 

2. Aynı zamanda adayın kim olacağı CHP için, seçimden sonra CHP genel başkanının kim olacağı anlamına geliyor. Zaten uzun süredir CHP’de kurultay erteleniyor. Seçim biter bitmez kurultayı yapmak zorundalar. Bu yüzden, Kılıçdaroğlu dışında CHP içinden başka birinin cumhurbaşkanı adayı olarak gösterilmesi, CHP’nin seçim sonrasında genel başkanının kim olacağını işaret edecektir. Anlayacağınız, CHP için cumhurbaşkanı adaylığı, aynı zamanda CHP genel başkanlığına kimin oturacağını belirleyecektir.

 

3. Cumhurbaşkanı adaylığı CHP için, CHP’yi seçimden sonra kimin, hangi grubun, kliğin yöneteceğini belirleyecektir. Uzun süredir yönetimde belirleyici olan 10 Aralık Hareketi etkili olmaya devam mı edecek, yoksa yerine CHP içinden farklı bir grup mu gelecek?

 

CHP Yönetimi’nin ağırlıklı olarak Kılıçdaroğlu’nun adaylığının arkasında durmasının ana nedenlerinden birisi de budur. Mevvut yönetim, Kılıçdaroğlu’nun devre dışı kalmasıyla parti içindeki konumlarını korumaları zor olacağından, Kılıçdaroğlu’nun adaylığını desteklemektedirler. Kılıçdaroğlu dışında CHP içinden başka birinin cumhurbaşkanı adayı olması yeni bir güç odağı oluşturacağı için mevcut yönetimde olanlar rahatsızlık duymaktadırlar. Kısaca, cumhurbaşkanı adaylığı mevcut CHP Yönetimi için CHP'yi seçimden sonra hangi grubun yöneteceği anlamına da gelmektedir.

 

4. Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adayı olup olmaması, onun için siyaseten var olup olmamak anlamına da gelmektedir. Ya aday olarak CHP’de varlığını sürdürecek ya da seçimden sonra siyaseten devre dışı kalacak. 2010 yılından beri CHP’nin başında bulunan Kılıçdaroğlu’nun bunu görmemesi düşünülemez.

 

Her ne kadar İyi Parti farklı adaylar peşinde olsa da Kılıçdaroğlu ve mevcut CHP Yönetimi’ni, Kılıçdaroğlu’nun adaylığı konusunda ısrarlı olmaya iten yukarıda değinildiği gibi önemli nedenler var.

 

Bakalım n’olacak?