Dünyada İslâm adâletine olan ihtiyaç

A -
A +

"Bu ahidnâme (sözleşme) kıyâmet gününe kadar devâm edecek, dünyâ sonuna kadar değişmeden kalacak ve hiçbir kimse, bunun aksine bir harekette bulunmayacaktır."
                 
Müslümânların, ehl-i kitâba/Yahûdîlere ve Hıristiyânlara yapmakla mükellef oldukları muâmele şekli, bizzât Resûlullah'ın (sallallahü aleyhi ve sellem), bütün Müslümânlara hitâben yazdırdığı bir mektupta açıkça bildirilmiştir. [Bu mektûbun aslı, Ahmed Ferîdûn Beğ'in (v. 991/1583) "Mecmûa-i Münşeâtü's-selâtîn" kitâbında (C.1, S.30) yazılıdır.]

Bundan 14-15 asır evvel, İslâma inanmayan kimselerin bile insan haklarını açıkça ortaya koyan bu târihî mektûbu herkes okumalıdır. Bugün insanlığa, adâlete, merhamete muhtaç olan bütün benî beşere/Âdem oğullarına ithâf olunur. [Makâlemizin hacmi müsâid olmadığından mektûbun sâdece bazı kısımlarını arz edebileceğiz]:

"... Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem), bu yazıyı, Müslümân olmayan bütün kimselere verdiği ahdi/sözü tevsîk için kaleme aldırdı. Her kim ki, bu ahdin aksine hareket ederse, ister sultân, ister başkası olsun, Cenâb-ı Hakka karşı isyân, Onun dîni ile istihzâ etmiş sayılır ve Cenâb-ı Hakk'ın la'netine müstehak/lâyık olur. Eğer Hıristiyân bir râhip/papaz veyâ bir seyyâh/turist ..... ibâdet için perhiz yapıyorsa, kendim, dostlarım, arkadaşlarım ve bütün milletimle berâber, onlardan her türlü teklîfleri kaldırdım. Onlar, benim himâyem/korumam altındadırlar. Ben onları, başka Hıristiyânlarla yaptığımız ahidler mûcibince, ödemeye mecbûr/borçlu oldukları bütün vergilerden affettim. Cizye, harâc vermesinler veyâ kalpleri râzı olduğu kadar versinler. Onlara cebretmeyin/zor kullanmayın.

Onların dînî reîslerini makâmlarından indirmeyin. Onları, ibâdet ettikleri yerlerden çıkarmayın. Bunlardan seyâhat edenlere mâni olmayın. Bunların manastırlarının/kiliselerinin hiçbir tarafını yıkmayın. Bunların kiliselerinden mal alınıp müslümân mescidleri için kullanılmasın. Her kim bunlara riâyet etmezse, Allah'ın ve Resûlü'nün kelâmını dinlememiş ve günâha girmiş olur...
Kendileriyle bir müzâkere yapmak îcâb ederse, ancak merhamet, iyilik ve şefkat ile hareket edilecektir... Nerede olursa olsunlar, bir Müslümân erkekle evli olan Hıristiyân kadınlara, fenâ muâmele etmeyiniz! Onların kendi kiliselerine gidip, kendi dînlerine göre ibâdet etmelerine mâni olmayınız!.. Bunlara kilise tamirlerinde yardımcı olunacaktır...

Bu ahidnâme (sözleşme) kıyâmet gününe kadar devâm edecek, dünyâ sonuna kadar değişmeden kalacak ve hiçbir kimse, bunun aksine bir harekette bulunmayacaktır."
Bu ahidnâme Hazret-i Alî Efendimize (radıyallahü teâlâ anh) yazdırılmıştır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.