"Bu kadar zayıf olmamalıyım!"

A -
A +

Coşkun bundan sonra ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Bu şartlarda Akif Ünlüer ile aynı mekânda çalışması imkânsızdı. Odasına gidip koltuğa oturdu, gözlerini kapatıp sakinleşmeye çalıştı. Bu korkunç olayı öğrendiğinden beri düşünüyordu. Bu ana kadar geçmişin hesaplaşmasını yapmıştı kafasında. Bundan sonra geleceğini planlamak zorundaydı. Kendisini yorgun hissediyordu. Bu sırada telefonu çaldı, arayan Arzu'ydu. "İşte ihtiyacım olan şey bu!" diye söylendi telefonu açarken. Genç kız endişeli bir merak içindeydi. Coşkun kısaca bahsetti olan bitenden. Arzu yarım saat sonra orada olacağını söyleyerek kapattı telefonu. Coşkun dişlerini sıkıyordu. Birkaç saniye sonra yanağında bir ıslaklık sezerek irkildi. Farkında olmadan ağlıyordu genç adam. "Bu kadar zayıf olmamalıyım, toparlamalıyım kendimi" diye düşündü ayağa kalkarken. Elini yüzünü yıkadı. Biraz rahatlamıştı. Bu sırada Arzu girdi içeriye: - Canım, iyi misin? Coşkun başını salladı: - İyiyim canım, çok iyiyim. Artık rahatım... Genç kız onun yüzüne baktı: - Bir süre dinlenmen lazım senin. Babam biliyor olayı. İstersen izin al! Gözlerini kapatıp açtı Coşkun: - İyi olur Arzu, bu şartlarda verimli olamayacağım ben. Sorumlu bir işim var, yanlış yapmaktan korkuyorum. Arzu onun omzuna dokundu: - Haydi, gel o zaman, babama gidelim. Mithat Bey sabah kızından duyduğu şeylerin şokundan kurtulamamıştı hâlâ. Hiçbir şey yapmadan, gözlerini sabit bir noktaya dikmiş öylece oturuyordu masasında. Coşkun ve kızının odaya girdiğini görünce aciz bir yüz ifadesiyle baktı onlara: - Oğlum! Şaşırdım kaldım... Coşkun terbiyeli bir şekilde başını iki yana salladı: - Özür dilerim efendim, sizi rahatsız etmek istemezdim bu meseleyle... Mithat ayağa kalkmıştı: - Akif benim çok yakın bir arkadaşım, onun içini kemiren sıkıntıları olduğunun farkındaydım ama bana hiç bahsetmedi bunlardan. Bizim ailemizden biri gibidir o, ben de eşim de kızım da çok severiz kendisini. Coşkun kaşlarını çattı: - Sizin dostluğunuzun bu işle bir ilgisi yok efendim. Bir sessizlik oldu odanın içinde. Kimse ne diyeceğini bilemiyordu... > DEVAMI YARIN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.