Gözyaşları çağlayan gibi dökülüyordu!..

A -
A +

Biraz sonra Müşerref Hanımın getirdiği tornavida ve pense yardımıyla kapının kilidini açmak için uğraşmaya başlamıştı Zafer. On dakikalık bir uğraştan sonra kilidin dilini kırabilmeyi başardı ve gıcırdayarak açıldı kapı. Serpil hemen dalmıştı içeriye. Koridorun ışıklarını yaktı. Hiçbir ses duyulmuyordu. Seslendi genç kadın endişeli bir sesle: - Anne, anneciğim, içerde misin? Oturma odasının önüne geldi. Yerde bir karaltı gördü. Korkarak elektrik düğmesine uzattı elini, düğmeyi çevirdi. O anda gördüğü karaltının annesi olduğunu fark ederek tiz bir çığlık attı: - Aman ya Rabbi, anneciğim! Zafer koşarak gelmişti yanına. Karısının omuzlarından tuttu ve geri çekti. Hemen diz çöktü yere ve yaşlı kadının yüzünü çevirdi kendine doğru. Ona dokunduğu anda hissettiği soğukluk zaten o anda gerçeği anlamasına yetmişti. Dudaklarını ısırdı. Hemen başparmağını yaşlı kadının boynuna koydu. Hiçbir hayat emaresi yoktu. Ne yapacağını bilemez bir halde ayağa kalktı. Oda kapısının önünde elleriyle ağzını kapatmış, dehşet içinde açılmış yeşil gözleriyle kendisini seyreden karısına döndü: - Haydi sen Müşerref Teyzeyle dışarı çık hayatım... Serpil tiz bir sesle haykırdı: - Ölmüş mü Zafer, yoksa annem ölmüş mü? Zafer çaresizce başını salladı "evet" anlamında. Saklayabilecek hiçbir şey yoktu ortada. O anda Serpil'in sanki hazır vaziyette bekleyen gözyaşları çağlayan gibi dökülmeye başlamıştı. Sarsılarak hıçkırıyordu serpil. Müşerref Hanım bir yandan söyleniyor, bir yandan genç kadının omuzlarından tutmuş içeri götürmeye çalışıyordu. Zafer çaresizce bakındı etrafına. Yapabileceği tek şey mevtanın üzerini örtmekti, öyle yaptı. Bir battaniye buldu içeriden ve kayınvalidesinin cansız bedenini örttü. Misafir odasına gelip karısına baktı. Çırpınıyordu âdeta Serpil: - Kimsem kalmadı benim, ne anam kaldı ne babam... Çaresiz gözlerle baktı kocasına: - Senden başka kimsem kalmadı Zafer, yapayalnız kaldım ben... Canım anam benim, tek başına can verdi canım anam... Zafer koşar adımlarla gelip karısına sarıldı. Birlikte ağlamaya başladılar. Bir yandan da onu teselli etmeye çalışıyordu: - Bak ben varım hayatım, doğacak bebeğimiz var, bizi düşün... Birkaç dakika sonra başka komşular da gelmişti eve. Bir anda kalabalıklaşmıştı ortalık. Kendi anne ve abasını arayarak olayı haber verdi. Ardından Betül'ü aradı... > DEVAMI YARIN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.