Feryal işe başlaması için gereken evraklarının neler olduğunu Suna'dan öğrendikten sonra izin isteyip ayrıldı. Eve gitmeden evraklarını tamamlamayı düşünüyordu. Doğruca nüfus idaresine gidip oradan gereken belgeleri çıkarttırdı. Daha sonra resim çektirdi. Muhtarlığa gidip oradan alması gerekenleri aldı. Öğleden sonra olmuştu bile. Çarşıya uğrayıp biraz alışveriş yaptı. Çocuklara bu günün anısına iki paket çikolata aldı. Ozan çok seviyordu çikolatayı. Yağız o kadar düşkün değildi ama o da olduğu zaman hayır demiyordu. Evde bir sürü işi vardı. Çamaşır yıkayacak, ütü yapacaktı. Hem kendisinin, hem de çocuklarının tertemiz olması lâzımdı. Birden içine düşen bir kuşku neşesini kaçırdı: Ya çocuklar kreşe adapte olamazlarsa? diye bir korku sardı beynini. Eve geldiği zaman ikindi ezanı yeni okunmuştu. Ayşe hanım bahçeye bir sandalye koymuş, elinde danteli, gözünde gözlükleri işini yapıyordu. Çocuklar ise her zamanki gibi Boncuk'la birlikte oynuyorlardı. Elindeki torbaları bir bacağı kısa tahta masanın üzerine bıraktı Feryal: - Ayşe teyze, işe alındım. Harika bir yer. Kocaman bir kuruluş, tertemiz. Ayda altı yüz milyon maaş, kreşi de var. Çocukları bırakabileceğim. Öğlen yemekleri oradan. Bir de tatlı insanlar. Öyle mutluyum ki... Kendime güvenim geldi inan ki... Ayşe hanım gözleri dolu dolu baktı ona: - Çok dua ettim senin için Feryal kızım. Allah hakkında hayırlısını versin.... Çok sevindim. Genç kadın neşe ile devam etti: - Pazartesi günü başlayacağım. Hiç zor olmadı biliyor musun? Ümidim yoktu aslında. Öyle nezih ve büyük bir kuruluş ki, mutlaka benden çok daha üstün değerlere sahip olan insanlar başvurmuştur. Ama anlayamadım neden hemen benimle görüştüler. Hiçbir zorluk çıkmadan aldık dediler. Şaşırdım kaldım. Neyse, fazla karıştırmamak en iyisi. Personel müdürü, "samimiyetiniz hoşumuza gitti" dedi ama iş için ne kadar önemli bir kriter bu bilemem. Tek tedirginliğim, oğlanlar kreşe adapte olamazlarsa diye... Ayşe hanım gözlüklerini çıkardı, onun yüzüne baktı: - Düşündüğün şeye bak! Bulup da bunamasın bu keratalar. Neden adapte olamayacakmış, onlar daha küçük, oyun oldu mu, arkadaş oldu mu hemen uyum sağlarlar, eve gelmek istemezler göreceksin. Hiç merak etme sen. Çok sevindim kızım. Hakkınızda hayırlısı. Her şeyin bir çaresi var gördüğün gibi evladım. Her şey çok güzel olacak gör bak! Feryal başını salladı. Bundan bir ay önce bu anları yaşayacağını hayal bile etmezdi. Tamer geldi aklına. Onun ne yaptığını düşündü. Mahkeme gününden sonra hiçbir haber almamıştı eski eşinden. Kayınvalidesi ve kayınpederi hakkında ise kötü de düşünmüyordu aslında. Onların sahip olduğu değerleri yanlış bulmasına rağmen saygı duyuyor, farklı kriterlerde insanlar olduklarını geniş bir hoşgörü ile kabulleniyordu. Sevgiyle çocuklarına çevirdi gözlerini... DEVAMI YARIN