"Seda güzel bir kız oğlum" -67- kördüğüm

A -
A +

Kaan heyecan içinde fırladı. İçeri giren anne ve babasına merakla baktı: - Ne oldu? Cavit bey memnun bir ifade ile oğlunun sırtını okşadı: - Seni tebrik ederim oğlum, gerçekten çok hanım ve çok güzel bir kız.... Hayırlısı olsun... Verdiler kızı. Kaan bir sevinç çığlığı atarak babasının boynuna sarıldı: - Babacığım, çok teşekkür ederim. Sağolun... Müzeyyen hanım da sarılıp oğlunu öptü: - Çok beğendik oğlum, Seda çok güzel bir kız gerçekten... Kaan düzeltti: - Seda değil anne Eda... Müzeyyen hanım yaşananların heyecanıyla oğlunun yaptığı tashihin üzerinde fazla durmamıştı. Genç kızı övmeye başladı. Onun hazırladığı ikramlardan bahsetti. Ailecek ne kadar mütevazı insanlar olduklarını defalarca tekrar etti. Kaan merakla sordu: - Şaşırmadı mı Eda? Haberi yoktu çünkü böyle bir şey yapacağımdan... Cavit bey şaşırmıştı: - Hiç öyle şaşkın, bilmiyor gibi bir hali yoktu doğrusu, herkes bekliyor gibiydi. Kaan bir anlam verememişti bu duruma. Onun tanıdığı Eda böyle bir girişime tepkisiz kalmazdı. Sabah olmasını sabırsızlıkla bekliyordu. Ne yapıp edip Eda'yı görecekti ertesi gün. Onun tepkilerini birebir görmek zorunda hissediyordu kendini. Cavit bey karısına döndü: - Müzeyyen bir kahve yapıver güzelim haydi. Yorulduk bayağı. Sonra oğluna döndü: - Kaan, Cumartesi akşamı gidip yüzük takacağız oğlum. Yarın annenle alış verişe çıkalım. Bir şeyler almak lâzım. Maşallah, öteki kardeşleri de pek güzel gelin hanımın. Hele ortanca olan, çok kişilikli bir kız. Ama benim gelinim de pırıl pırıl. Kaan mütevazı bir şekilde başını önüne eğdi. Cavit bey kendilerini dinleyen Emre'ye döndü: - Senin başını ne zaman bağlıyoruz Emre? - Aman Cavit amca, uzak dursun biraz daha. Benim pek niyetim yok şimdi. Cavit bey bir kahkaha attı: - Olur mu canım, vaktiniz geldi artık, ne kaldı okulun bitmesine şurada... Müzeyyen hanım kahveleri getirmişti. Hep birlikte sohbet ederek içmeye başladılar... *** Eda kabanının yakalarını kaldırmış, acele adımlarla fırına gidiyordu. Birden köşeden karşısına çıkan Kaan'ı görünce hem şaşırdı hem de sevindi: - Aaa, sen de nereden çıktın böyle? - Beklemiyor muydun? Ben sabahı zor ettim. Genç kız merakla gözlerini kıstı: - Aaa, neden? Ne oldu ki? Kaan hayal kırıklığına uğramış gibi kaşlarını çattı: - Aşkolsun Eda, nasıl bu kadar tepkisiz olabiliyorsun? Eda hayretle baktı delikanlının yüzüne: - Ne demek istediğini bir anlayabilsem? Neler oluyor yahu? Kaan sert bir tavırla baktı onun yüzüne: - Bana naz yapıyorsun sen, annem ve babam dün gece hiç böyle davranmadığını söyledi. Eda gözlerini kocaman açtı: - Ne annesi, ne babası, neden bahsediyorsun sen? > DEVAMI YARIN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.