Umut elindeki bir demet nergisle çekinerek odaya girdi. Yatağında yatmakta olan Nejat'a doğru ilerledi ve nergisleri uzattı: - Geçmiş olsun... Nejat sevgiyle baktı ona. Elini uzattı ve yanına gelmesini söyledi: - Gel bakalım Umut, bunlar ne güzel çiçekler böyle... Sen de ben de birbirimizi tanımıyoruz ama buradan çıktığım zaman bunun için çok zaman bulacağız diye düşünüyorum. Çocuk başını salladı. Son derece çekingendi. Nejat onun yatağın kenarına oturmasını söyledi: - Gel bakalım buraya... Konuşacak çok şeyimiz var değil mi? Birbirimize anlatacak on iki kocaman yıl var. Yanımda olduğun için dünyanın en mutlu insanı benim. Sen çok akıllı ve çok efendi bir çocuksun. Seni böyle yetiştirdiği için annene teşekkür etmeliyim. Bahar gülümseyerek izliyordu onları. Heyecandan içi kıpır kıpırdı. Bir gün önce hastaneden eve gelir gelmez her şeyi anlatmıştı oğluna. Babasının onu görmek istediğini söylediği zaman küçük çocuk sabaha kadar uyumamıştı. Ana oğul birlikte yatmışlardı ve gün ışıyana kadar sohbet etmişlerdi. Bahar anne ve babasıyla bir şey konuşma lüzumunu hissetmemişti. Ertesi gün de Umut'u aldığı gibi Nejat'ın yanına getirmişti. Nejat gülümseyerek sevgiyle başını okşadı Umut'un. Onu seyretmekten kendini alamıyordu. - Bundan sonra çok güzel günlerimiz olacak Umut. Hayatındaki yaşanmamışlıkları sana fazlasıyla yaşatacağımdan emin olabilirsin. Umut başını kaldırıp onun yüzüne baktı: - Annemle yeniden bir araya gelecek misin? Nejat yan gözle Bahar'a baktı. Genç kadın bu soru karşısında şaşırmıştı. Bir şeyler söylemek üzereyken Nejat eliyle durdurdu onu: - Bunu çok istiyorum, eğer sen ve annen de isterse... Biz yüreklerimizde hiç ayrılmadık ki Umut. Zaten, formalite olarak ayrıyız... Hayat böyle işte. Bazen insana inanılmaz oyunlar oynuyor. İster misin annenle yeniden bir araya gelmemi? Umut keyifli bir şekilde gülümsedi ve heyecanlı bir sesle: - İsterim baba! Bu kelime Nejat'ın beynine bir şimşek gibi etki etti. İrkildi, yüreğinden sıcacık bir şeyler aktı, gözlerindeki bütün ışıklar sevgi okları şeklinde küçük çocuğun gözlerine saplandı. Derin bir nefes aldı genç adam ve fısıldadı: - Bana bir daha "baba" der misin oğlum? Umut, gözyaşlarının parlattığı ışıl ışıl gözleriyle baktı Nejat'a ve başını onun göğsüne koydu: - Canım babam benim... Nejat ve Bahar göz göze geldiler, ikisinin de yanaklarına doğru yaşlar süzülüyordu... DEVAMI YARIN