Kara göründü

Teknokratlar, demokratlar... Akıllar, fikirler, önermeler, tartışmalar, sürtüşmeler... Sizin anlayacağınız her zamanki Türkiye işte! Herkesin, hep bir ağızdan konuştuğu ama kimsenin bir diğerini dinlemediği yurdumuz... Yalnız bu sefer pabuç biraz pahalı. Bu sefer herkesin aşağı yukarı buluştuğu korkunç bir gerçekle karşı karşıyayız. Kara göründü! Bunca zamandır kimbilir kimlerin görevde bulunup da millete faydalı olmayı başaramadığı makamlar artık çaresiz! Bunu söylemenin iyimserlikle kötümserlikle alakası yok. Halimiz bundan ibaret. Battık! Tarafsız gözle bakınca manzara belli. Bu hükümet bu yükün altından kalkamıyor. Hatta yükün altında eziliyor. Fakat ülke ekonomisinin yeni bir seçimi karşılayacak takati de yok. Zaten yeni bir sandıktan yeni bir sonuç çıkma ihtimalinin bulunmadığını çocuklar bile biliyor. Seçim olsa kimi seçeceksiniz ki? Ne değişecek? Ya da teknokratları tercih edecek olsanız onlar kim? Bu bir kısır döngü. Bu hale kısa zamanda gelmediğimiz gibi kısa zamanda da kurtulamayacağız sanırım. Doların bir buçuk milyon lira değerinde olduğunu yazalı üç ay oluyor. Bu durumun bence yapılan açıklamalarla falan ilgisi yok. Söz konusu paranın ederi buydu ve o sınıra vurdu sonunda. Şimdi bizi daha zor günler bekliyor. Bir buçuk milyonu iki milyon takip edecek. Bir bakanı istifaya mecbur etmekle bitmiş bir ekonomiyi canlandıramazsınız. Nasıl canlandıracağınızı ise Allah bilir. Öyle bir noktaya geldik ki kimsenin yeni bir çıkış yolu tarif edebilecek hali yok. Fikirler bitti! Peki ne olacak? Dedim ya, bundan bir ay sonrasını görebilecek bir kulun yaşadığına inanmıyorum bugünkü şartlarda. Yönetim biçiminiz ne olursa olsun cebinizde paranızın olması gerekiyor. Lafla peynir gemisi yürümüyor. İnsanları istihdam etmeniz, karınlarını doyurmanız lazım. Aksi takdirde, tarihte bir çok örneğini gördüğümüz sona varırsınız. Artık 'yazık' edebiyatı için çok geç. Bundan sonra kim pişman olur, kim valizini alır gider; belli olmaz. Açlıktan kırılma tehlikesiyle karşı karşıya bırakılan bu halka kim, neyi, nasıl izah eder; bilinmez. Teknokrat ya da demokrat; yeni bir çare bulamadıktan sonra neye yarar tartışmak? Zaten ülkeyi IMF yetkilileri idare ederken yeni teknokratlara kimin ihtiyacı var?