Yurdumun şöhretleri

A -
A +

Kültür tüketimimizin ne denli içler acısı bir halde olduğunu bir kez daha anladık. Öğrenme içgüdüsünün tamamını televizyon izlemeye endekslemiş bir vatanın evlatları olarak şu durumumuza sabah akşam ağlamamız lazım aslında. Özel televizyonların bizlere son hediyesi olan Biri Bizi Gözetliyor programının yarışmacılarından bazılarının rol aldığı bir dizi ekrana gelmeye hazırlanıyor. Ne saadet! Konservatuarlar durmaksızın oyuncu yetiştirdiği halde çoğunlukla mezunlarını oyuncu yapamazken kim oldukları belirsiz kişilerin şöhrete kanat açmaları alışılmadık bir vaziyet değil elbette güzel yurdumda. Hülya, Esra ve Murat. Tanımıyoruz demeyin sakın. Tanıyorsunuz. Çünkü tanımak zorunda bırakıldınız. Onlar bir yarışma programına yarışmacı olarak katılmış sıradan insanlar. Ya da öyleydiler! Programın başladığı günden bugüne kadar kişiliklerinde, alt yapılarında veya görüntülerinde herhangi bir değişim olmadı. Değişen yalnızca artık tanınıyor olmaları. Tıpkı bir zamanlar Yıldo isimli televizyon yıldızının tanındığı gibi... Tanınmanın hiçbir şey demek olduğunu anlatamayacağız anlaşılan. Televizyon şöhreti nankördür. Bir süre tanınırsınız sonra bir kenara atılırsınız. Bunun zararı yalnızca size dokunur. Eğer ciddi bir eğitiminiz ya da farklı hedefleriniz yoksa tek başına şöhret olsa olsa hasta eder sizi. Şimdi sokağa çıktığında halkın sevgi ve ilgisiyle karşılaşan üstelik işin kötüsü buna alışan bu insanları bundan bir yıl sonra kim hatırlayacak dersiniz? Ben söyleyeyim. Hiç kimse! Hatta konu komşu arkalarından fısıldaşıp 'ne güzel bir fırsat yakalamıştı, değerlendiremedi...' dediğinde duymuyormuş gibi yapmak zorunda kalacaklar. Bunun cılkı daha çok çıkar. Mesela yapma sarışın Hülya'dan şarkıcılığa adım atmasını ve sonra bir manken sevgili bulmasını falan bekliyorum. Böylece ulusum yeni bir Banu Alkan vakasıyla karşılaşıp biraz da onunla oyalanır. Bu satırlar kişisel değil. Aslına bakarsanız, korumaya çalıştığım bu genç insanlar. Geri dönüşün acısını henüz bilmiyorlar. Fakat bu gidişle öğrenmek zorunda kalacaklar. Biz de bu cehalet salgınına maruz kalmaya boyun eğeceğiz çaresiz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.