Avrupa Birliği'nde Maskeli Balo (8)

A -
A +

Avrupa Birliği'nin Türkiye'nin bütünlüğüne yönelik saldırılarını ele alacağım bu son bölüme, Lozan Antlaşması ile başlamak istiyorum. Lozan Antlaşması sadece Rum, Ermeni ve Musevileri azınlık saymaktadır. Ancak AB, Kürtleri, Lazları, Çerkezleri vs. ayrı azınlıklar olarak kabul etmektedir. Avrupa Birliği 2001 İlerleme Raporunda Alevi yurttaşlarımızdan "Müslüman azınlık" olarak bahsedilmektedir. AB ülkelerinde açıkça Alevi-Sünni ayrımını güçlendiren politikalar izlenmektedir. Avrupa'da ve ülkemizde özellikle Alevi yurttaşlara yönelik yoğun Hıristiyan propagandası yapılmaktadır. Alman Aleviliği ve Alman İslamı gibi yeni akımlar oluşturularak Türk kimliği silinmeye çalışılmaktadır. Türklerin asimilasyonu için en önemli direnç noktası dindir. Din dersleri Almanca öğretilmektedir. Böylece dil-din ilişkisi kaybedilmekte ama Almanlaşmak ile dinin kaybedilmediği düşünülmektedir. Türk televizyon yayınlarının engellenmesi ve gazetelerin Almanca çıkartılması hedeflenmektedir. TV yayınları kabloya indirilmekte ve çanak antenler giderek yasaklanmaktadır. Böylece 3. jenerasyon Türklerin Türkçe öğrenmeleri engellenmekte, asimilasyon kolaylaşmaktadır. Bu anlamda Papa II. John Paul'ün bazı sözlerini aktarmak istiyorum: "Dinler arası diyalog kilisenin bütün insanları, kiliseye döndürme amaçlı misyonunun bir parçasıdır. Bu misyon aslında Mesih'i ve İncil'i bilmeyenlere ve diğer dinlere yöneliktir." "Birinci bin yılda Avrupa Hıristiyanlaştırıldı. İkinci bin yılda Amerika ve Afrika. Üçüncü bin yılda ise Asya'yı Hıristiyanlaştıralım. Asya'yı Hıristiyanlaştırmanın yolu Türkiye'den geçmektedir." Türkiye'de halen 136 bin Katolik misyonerin ve 106 bin AB misyonerinin yoğun şekilde çalıştığı bilinmektedir. Afrikalı lider Iomo Kenyatta: "Hıristiyanlık Afrika'ya geldiğinde Afrikalıların toprakları, Hıristiyanların ise İncilleri vardı. Hıristiyanlar bize gözlerimizi kapayarak dua etmesini öğrettiler. Gözlerimizi açtığımızda, onlar bizim topraklarımızı, biz ise onların İncillerini almıştık" diyor. Ekonomik zorlukları olan Türkiye'ye AB'deki işçilerin tasarruflarını yollaması engellenmektedir. TC Merkez Bankası'nın Almanya'daki etkinlikleri sınırlandırılmıştır. Yeniden canlandırılmak istenen Sevr haritasına göre Türkiye 7 ayrı eyalete bölünmektedir: Kürdistan, Ermenistan, İyonya, Klikya, Pontus, Marmara, Anadolu Yunanistan yurt içi ve dışı 176 adet Pontuslular derneği kurdurtmuştur. Her yıl, Pontus Helenizm kongreleri düzenlenmektedir. Bu kongrelere Başbakan dahil tüm üst düzey Yunan devlet yetkilileri katılmaktadır. 24 Şubat 1994 tarihinde Yunan Parlamentosu 19 Mayıs gününü "Pontus Soykırımını Anma Günü" olarak kabul etmiştir. Kıbrıs Rum Yönetimi de aynı tarihi "Pontus Soykırımını Anma Günü" olarak kabul etmiştir. 19 Mayıs her iki ülkede de milli bayramdır. Bu tarihte tüm eğitim kurumlarında konuşmalar yapılmakta, kiliselerde ayinler düzenlenmektedir. Türkiye'nin Pontus soykırımını tanımadığı sürece AB'ye alınmaması propagandası yapılmaktadır. Pontus Dernekleri Doğu Karadeniz Bölgesi'ne "unutulmayan, kaybolan vatanlara gezi" adı altında periyodik turlar düzenlemektedir. Bizans'ı yeniden canlandırmak için toplantılar yapılmaktadır. Bizans topraklarından sonra "Türkleri Asya steplerine atalım, Ayasofya'yı kilise yapalım" sloganları atılmaktadır. Yunanistan Kültür Bakanı Melina Mercuri, 1982 yılında "Anavatanları Kurtarma Dünya Komitesi" adına dağıttığı kartpostalda bulunan haritada Türkiye'yi Pontus, Ermenistan ve Kürdistan olarak üçe bölmüş, Ege Bölgesi'ni Yunanistan'a, Hatay'ı da Suriye'ye vermiştir. 2001 yılında Paris'te J. Chirac'ın himayelerinde yapılan Bizans toplantısına 200'den fazla Bizans uzmanı katılmıştır. Burada, İstanbul surları içerisinde Ortodoks bir dini devlet kurulması, Ayasofya'nın yeniden kiliseye çevrilmesi kararlaştırılmıştır. Halen Fransa'da 100'ü aşkın Bizans'la ilgili vakıf, dernek ve enstitü vardır. Patrik Bartholomeos, "Yeni Roma'nın ve Konstantinapol'ün Başpiskoposu ve Evrensel Patriği" unvanını kullanmaktadır. AB tartışmaları sürüp giderken bu gerçeklerin bilinmesinde, maskenin ardındaki yüzün görülmesinde yarar vardır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.