Seçimden önce reformu tartışalım

Erken seçim tartışmalarının toz dumanı içerisinde çok önemli bir konuyu yine gözden kaçırıyoruz. Yıllardır süren bütün toplumsal taleplere rağmen, Türkiye için hayati önem taşıyan İdari Sistem Reformu (Seçim ve Siyasi Partiler Yasası) bir türlü gerçekleştirilemiyor. Erken seçim konusu Türkiye'nin gündemine gelmiş olmasına rağmen, idari reform konusunu henüz geniş bir düzlemde, enine boyuna tartışabilmiş değiliz. İdari reform gerçekleştirilmeden yapılacak bir erken seçim, Türkiye'nin meselelerine çare olmak bir yana, problemlerin derinleşmesine ve yenilerinin ortaya çıkmasına sebep olacaktır. Halkın fakirleşmesinin, vatandaşın aş, iş taleplerinin karşılanamamasının altında da bu yatmaktadır. Türkiye, yeni bir seçimden önce, yeni bir siyasi anlayış devriminin, yeni bir idari sistem reformunun yapılmasını tartışmalıdır. Toplumun "yeni yüzler" beklentisinin altında da değişim umudu yatmaktadır. Ancak, "kriz üretim merkezi" gibi çalışan bu sistem, yeni yüzlerin siyasete kazandırılmasının önündeki en büyük engeldir. Türkiye siyasi sistem arayışına bir an önce başlamalı, bünyesine uygun en doğru sistemi tartışarak bulmalıdır. Türkiye, nasıl bir sistemle yönetileceğine kendisi karar vermelidir. Parçalı siyasetin çizdiği "yönetemeyen demokrasi" görüntüsünü değiştirecek çözümü, reformlarda aramak gerekir. Bugünkü şartlarda, siyasetçiyi reforma yöneltecek itici gücün tabandan gelmesi dışında bir seçenek gözükmüyor. İdari sistemde tepeden tırnağa bir değişim isteyen tüm sivil örgütlenmelerin, büyükçe bir masa etrafında bir araya gelmeleri gerektiğini düşünüyorum. Artık harekete geçme zamanıdır. Önümüzdeki günlerde, öncülüğünü Ankara Ticaret Odası'nın üstleneceği bir sivil hareketin, reform konusunu enine boyuna tartışacağı bir kampanyaya tanıklık edeceksiniz.