Umut fakirin ekmeği...

A -
A +

Devlet İstatistik Enstitüsü, Mart ayında sanayi üretiminin geçen yılın Mart ayına oranla yüzde 18.7 arttığını açıkladı. Öyle bir bahar havası oluşturuldu ki sormayın gitsin. Sanırsınız kriz bitti, büyüme başladı. "Umut fakirin ekmeği" diyerek vatandaşı boş yere umutlandırıyorlar. Sanayi üretimi yüzde 18 arttı da ne oldu? Yeni iş kapıları mı açıldı? İşsizlik mi azaldı? Vatandaşın günlük hayatında bir ferahlama mı oldu? Hiçbiri değil... Ekonomide bir canlanmadan, büyümeden sözetmek için bu saydıklarımın gerçekleşmesi gerekmiyor mu? 30 Nisan Salı günkü gazetelerde sarsıcı bir haber vardı. Noktasına, virgülüne dokunmadan aktarıyorum: "Ekonomik krizden en az etkilenen 'kara elmas' şehri Zonguldak'ta bebekler açlıktan ölüyor. 1.5 aylık Damla, 'yetersiz beslenme' sonucu hayatını kaybetti. SSK Zonguldak Bölge Hastanesi morguna kaldırılan ceset üzerinde yapılan ön otopside ölümün açlıktan kaynaklandığı tespiti yapıldı ve düzenlenen raporda 'yetersiz beslenme' ifadesi kullanıldı." Sonunda bu ülkede açlıktan ölümleri de sıradan bir polisiye vaka haline getirdiler. Gazetelerde, her gün bu türden haberlere rastlamak mümkün. Bir tür sosyal patlama yaşıyoruz. Rakamları dilediğiniz gibi yorumlayabilirsiniz. Sadece işin içinde olanlar rakamlarla oynadığınızı farkedebilirler. Ama bu tür toplumsal olayları, gözünüze pembe gözlükler de taksanız, iyimser bir bakış açısıyla yorumlayamaz ve kimseyi kandıramazsınız. Üretime dönük hiçbir çare önermeyen IMF reçetesine bel bağlayanlar, rakamlardan başlarını kaldırıp yüzlerini topluma doğru çevirirlerse, hayatın içindeki gerçekleri görebilirler. Derviş'in zikri Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş, sonunda baklayı ağzından çıkardı ve seçimin fitilini ateşledi. Siyaset arenası karıştı. Ekonominin tüm iplerini elinde bulunduran Kemal Derviş, artık siyaseti yönlendirmeye başladı. Kemal Derviş, acaba "Kriz bitti" derken, artık misyonunu tamamladığını ve havlu atmaya hazırlandığını mı anlatmaya çalışıyordu? Bunlar bir veda işareti olmasın sakın? Hükümete erken seçim kararı aldırdıktan sonra "Ekonomi iyiye gidiyor" gazıyla yelkenlerini şişirip kendisini siyasetin derin sularına mı bırakacak? Benim anladığım şu: Derviş'in bu çıkışından sonra, siyasette sular durulmayacak. Hatta bu sözlerden sonra Derviş, o koltukta zor oturacak.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.