Limoncudan dinlediklerim

A -
A +

“Bir müddet sonra baş dönmeler, mide bulantıları derken zehirlendiklerini fark ediyorlar”

 

 

 

Her pazar gidip limon aldığımız bir limoncu vardı semt pazarında... O bizim limoncumuzdu ama beraberinde de mevsimine göre mantar ve sarımsak satardı. Sarımsak da dört mevsim bulunurdu kendisinde. Hakiki Kastamonu Taşköprü sarımsağını gözü kapalı bir tek oradan alırdım.

 

Geçtiğimiz hafta yine limon alırken bir müşteri de mantar istedi. Tezgâhta iki tür mantar vardı. Biri bizim bildiğimiz bembeyaz kültür mantarıydı. Öteki kahverengi renkte sanki kakaolu bir mantar çeşidiydi. “Bunlar birbirinden farklı mı?” diye sordu adam. Onun da aslında kültür mantarı olduğunu söyledi limoncu...

 

Pazar yeri bu, gelen giden bitmiyor. Pazarcı da bir yanda limon isteyenlere limon veriyor, sarımsakların demetini söylüyor, mantar isteyene mantar hakkında bilgi veriyordu.

 

Derken yaşlı bir amca “gençlik yıllarımızda ormandan gider toplardık, zehirleniriz diye bir endişemiz de olmazdı. Meğer ne çılgınlıkmış” dedi...

 

Limoncu onu da cevapsız bırakmadı: “Bizim memlekette hâlen mantar toplamaya giderler”

 

Derken muhabbet başladı:

 

-Hâlen mi?

 

-Ya daha geçenlerde ne oldu bir anlatsam şaşar kalırsın... Bizim köyden bir aileden beş kişi mantar toplamaya gidiyorlar. Bir sepet dolusu mantarı toplayıp getiriyorlar. Bir güzel yiyorlar...

 

Bir müddet sonra baş dönmeler, mide bulantıları derken mantardan zehirlendiklerini fark ediyorlar... Öyle ki hepsi kendinden geçmiş durumda. İçlerinden biri 112’yi ambulans aramayı akıl ediyor ve ambulans arayıp yerlerini bildiriyor ve kendinden geçiyor...

 

Sonrası daha enteresan...

 

Ambulans bunları alıp hastaneye yetiştiriyor...

 

-Kurtuldular mı bari?

 

-Kurtuluyorlar çoğu... Ama bir kişi ölüyor... O da kim biliyor musunuz? Ambulansa arayıp haber veren kimse... Diğerleri tedavi sonrası kurtuluyorlar...

 

-Hay Allah akıl fikir versin e mi?

 

-Nerdeeee? O kurtulanlar ne yapıyor biliyor musunuz? Aileden vefat edeni defnettikten ve biraz kendilerine geldikten sonra yine doğru mantar toplamaya...

 

Ne diyeyim kim bilir belki de mecburdular ama limoncunun anlattığına göre mecbura benzemiyorlardı.

 

Serdar Kırca

 

 

 

Ünal Bolat'ın önceki yazıları...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.