Öderken aklınızda bulunsun!

"''Olur mu beyefendi? Ben o senedi ödeyeli neredeyse altı ay oluyor. İsterseniz ödediğime dair makbuzu göstereyim size... Avukat acı acı güldü: Beyefendi, tamam senedinizi önceden ödemiş olabilirsiniz. Ödediğinize dair bir makbuz da almış olabilirsiniz. Ama bu aldığınız makbuz, hukuken bizi hiç mi hiç bağlamıyor. Biz elimizdeki senetin tahsilini yapmak durumundayız." İstanbul''dan "Güven" rumuzuyla yazan okuyucumuzun hatırası, özellikle çek ve senet ödemesi olanları yakından ilgilendiriyor... "-İyi günler. Ben falan kurumun avukatıyım. Ödenmemiş bir senediniz için haciz kararı var." Bu da neyin nesiydi böyle? Avukatın yüzüne baktım bön bön. Neden sonra kendimi toparladım: -Bu senet benim miymiş? -Evet, adınıza düzenlenmiş ve altında imzanız var. Falan okula verdiğiniz ödenmeyen senet bu. -Olur mu beyefendi? Ben o senedi ödeyeli neredeyse altı ay oluyor. İsterseniz ödediğime dair makbuzu göstereyim size. Avukat acı acı güldü: -Beyefendi, tamam senedinizi önceden ödemiş olabilirsiniz. Ödediğinize dair bir makbuz da almış olabilirsiniz. Ama bu aldığınız makbuz, hukuken bizi hiç mi hiç bağlamıyor. Biz elimizdeki senedin tahsilini yapmak durumundayız. -Yani? -Yani, bu senedi ödemiş olsanız bile, sizin para ödediğiniz kurum bize senedin karşılığını ödemediği için, biz de sizden tahsil etme yoluna gittik. Olurdu olmazdı derken, avukatın ayak üstü anlatmasından anlamıştım ki, bizim bu senet hukuken ödenmemişti. İster istemez, avukattan bir haftalık süre istedim. Dedim ki: -Bana zaman tanıyın. Ben para ödediğim okula gidip durumu öğreneyim. Size parayı ödeyip, senedimi alarak bana geri vermelerini isteyeyim. -Biraz zor ama, biz yine de sana istediğin bir hafta süreyi veriyoruz. Avukat gittikten sonra derin bir iç çektim. Haydi bakalım, şimdi ne yapacaktım? Senet karşılığı ödediğim makbuzu alarak, söz konusu okula gittim. Heyecanlı ve üzgün bir şekilde konuyu açtım. Muhasebedeki yetkililer daha ben bir kelime söylemeden dediler ki: -Biliyoruz beyefendi. Sizin gibi yirmi otuz kadar velimiz de aynı durumda. Siz bize ödeme yaptınız. Merak etmeyin, biz söz konusu şirketle diyalog halindeyiz. Onlara yeni senet ve çek vererek, sizin senediniz de dahil olmak üzere tüm senetlerimizi alacağız. -Peki benim senedim ne zaman gelir? -İki gün sonra gelir. -İyi, teşekkür ederim. Aman bu işi halledin de şu avukatın haciz sözünden kurtulalım... Aradan iki gün geçti. Senedimi almak üzere kuruma gittiğimde, yetkililer birşeyler izah ediyorlardı ama, senedimin gelmediği belliydi. "İşte o kurumun yetkilileriyle görüşmelerimiz devam ediyor. Bizim hesabımıza göre oraya borcumuz 15 milyar. Onlar diyor ki, yirmi milyar. O bakımdan anlaşamadık. Yarın anlaşıyoruz.." Avukatı arıyorum. "Bize henüz bir ödeme yapan olmadı beyefendi. Bakın size verdiğimiz süre doluyor. Sonra haciz yapmaya geldiğimizde bize kabahat bulmayın." diyor. Allahım çıldıracağım. Benim elimdeki belgenin bir işe yaramadığına mı yanayım. Avukatın haciz edeceğim diye sıkıştırmasına mı? Yoksa falan okulun benim gibi diğer velilerle ilgili tüm problemlerini çözüp de senedimi geri bana veremediğine mi?.. Okulun toplam borcu beni ilgilendirmiyor. Ben kendi senedimi düşünüyorum. Nafile gidiş gelişlerim tam bir hafta sürdü. Sonunda okul, söz konusu şirket ile yeni bir anlaşmaya varmış da, bizim senet de geldi. Derin bir nefes aldık. İyi ama bu nasıl olmuştu böyle? İşte burası önemli. Biz zamanında okula peşinatı verip, kalan ödemeler için de senet imzalamıştık. Meğerse okul bu senetleri bizden alır almaz hemen bankaya veriyor ve kırdırıyormuş. Biz de senedin ödeme gönünde gidip bankaya borcumuzu ödeyip senetlerimizi alabiliyoruz. Ancak, diyelim ki senette yazan tarihe göre her ayın onbeşinde bankaya gidip senedi ödeyecekken, bazen ihmale gelip, bazen o an için para bulamadığımızdan dolayı, bankaya tarihinde gidememiştik. Ama üç gün içinde ödenmeyen senetler protesto oluyor. Dolayısıyla artık parayı bankaya değil de senedi imzaladığımız yere ödememiz gerekiyor. Biz de, üç gün sonra beş gün sonra da olsa, gidip senet miktarını okula ödüyoruz. Okul da bize, "Falan tarihli senedin karşılığı şu miktar parayı aldım" diye bir makbuz veriyor ve diyordu ki: -Senetleriniz on gün içinde bize ulaşır. O zaman alabilirsiniz. Biz nereden bilirdik okulun bu senet paralarını bizden tahsil etmesine rağmen karşı tarafa ödemeyip de hem kendini hem bizi mağdur edeceğini... Üzerine düşmemiştik. Bu acı olayla öğrendim ki, ne olursa olsun, önce senet alınıp sonra para vermek gerekiyormuş. Aksi takdirde yapılan ödemenin ve alınan makbuzun hiçbir kıymeti yok. Başınıza böyle bir hal geldiğinde aklınızda bulunsun...