“Kuzum anlattıklarımı unutma. Kulağına küpe olsun. Kimseye söyleme” dedi ninem.
Çocukluğumda seferberlik yıllarında yaşadığım hatırayı anlatmaya bugün de devam ediyorum... Köyün derbederlerinden Şehmuz dayının çocuk yaşta beni kandırarak soğan kabuklarından altın yapacağım diye, evden ninemin çömleğinden para getirterek "ziftlendiğini" bilemiyordum. Nihayetinde soğan kabuğundan altınlarım(!) olmuştu.
Hemen eve koştum. Evden sevinçle çıkarken ninemle karşı karşıya geldim. Ninemin bakışından korktum başladım ağlamaya. Ninem ısrarla neden korktuğumu, neden ağladığımı sorunca cebimdeki altınları göstererek;
"Bunlar altın nine Şehmuz dayı yaptı.”
“Nasıl yaptı?” diye sorunca gösterdim. Sonra nine “bizi öldüren olur mu?” diye sorunca ninem;
"Vayyy!.. Ahlaksız! Berduş. Vay haysiyetsiz! Seni kandırmaya utanmamış mı? Yavrum onlar altın değil, kızların düğünde feslerine süs için taktıkları sarı teneke. Seni kandırmış sana yalan söylemiş utanmaz!” dedi.
***
Şehmuz dayının yanına vardığımızda yerde yatıyordu. Ağzından kan gelmişti.
Konu komşu duyan geldi. Cenazesini kaldırdılar. Bir hafta sonra ninem tandırı yaktı. Çaydanlığı koyup sonra bana yufkanın arasına kaymak koyup dürüm yapıp verdi...
Sevdi, başımı okşadı. Şunları söyledi:
“Kuzum anlattıklarımı hiç unutma. Kulağına küpe olsun. Kimseye de söyleme. Şehmuz dayının babası rahmetli, Harb-i umumide düşmana karşı savaşmamış askerlikten kaçmış. Eşkıyalık yapmış. Birçok köy evlerine baskın yapıp nice yuvaları yıkmış. Eşkıyalıktan çok malı mülkü oldu... Yiyemedi Allah ona verem hastalığı verdi. Süründü. Yaptığı kötülüklerden kalma mallarını oğlu da satıp böyle içkiye kumara verdi. Kendi de ruhunu teslim edemedi çok zor ıstırap çekerek öldü. Babasının gasbettiği paraların hayrını oğlu da görmedi. Oğlunun da yuvası dağıldı. Hayatı böyle perişanlık içinde geçti. İşte nihayetinde öldü. Yüce Rabbim taksiratını affetsin. Kurduğun yuvaya haram hile katma. Hayırlı yuvan olur. Az malın da olsa huzur içinde olursun. Hayatın rahatlık içinde geçer, yuvanda çocuklarınla huzurlu mutlu olursun...”
Ninemin öğüdünü dinledim. Birçoklarının şöhret için, para için mücadele verdiklerini gördüm. Benim ise huzurlu bir evim ve hayatım oldu. Çok rahat ettiğimi zaman gösterdi...
Süleyman Balçık-Muğla

