Zirvede fırtına

A -
A +

Çankaya ve Başbakan arasında yaşanan soğuk savaş, daha fazla gizlenemeyerek sıcak savaşa dönüştü... Aslında gerek Sezer ve gerekse Ecevit, bu davranışları gösterecek kişiler değildir. Sergilenen davranışlar da o düzeyin davranışları olamaz!.. Zirvedeki bu olumsuz sonuca psikolog gözüyle baktığımızda; liderleri etkileyen bir "amigo grubu" olduğu zehabına kapılıyoruz. Amigoların estirdiği rüzgarla yelken basanların, fırtına biçmesi normaldir. Sanırız bu tür bir davranışın altında sağlıksız ilişki ve tahriklerin etkisi vardır. Öncelikle bu uyumsuz ortam, ortadan kaldırılarak sağlıklı iletişim hatlarının tesisine ihtiyaç vardır. Teke tek görüşmelerdeki sinerji bu tür toplu görüşmelerde yanlış anlaşılma sebebi olmaktadır. Konuya hukuk açısından baktığımızda mevcut ve yürürlükteki anayasa Sn. Sezer'i desteklemektedir. Dün de yazımızda belirttiğimiz gibi; teamüle müracaat etmeden önce, Anayasa ve merî mevzuata uyulmalıdır. Bu seviyedeki yöneticilerin duygusal davranışlarından arınması ve pozitif düşünce üretmeleri gerekmektedir. Sosyal ve psikolojik çevreyi oluşturanların tahriklerine itibar edilmemelidir. Önce konu Ecevit'in şahsı ile ilgili olmadığı gibi Sn. Sezer'in de şahsı ile ilgili değildir! Kaldı ki yürütülmekte olan görev bir kamu hizmeti olup, bunun karşılığında ücret alınmaktadır. Cumhurbaşkanlığı ile Başbakanlık gönüllü bir hizmet olmadığı gibi 'parti time' bir çalışma da değildir. Bu arada kamu hizmetinde bulunanların uymakla yükümlü oldukları bir hiyerarşi ve göstermeleri gereken itaat mevcuttur. Görev gereği birarada bulunanların küsmek, protesto etmek ve görevi terketmek gibi lüksleri de olamaz! Ancak istifa müessesesi mevcut olup, bu haktan yararlanmak her zaman mümkündür. Biz anayasamızın '104'üncü maddesinde yeralan bir hükmü bir defa daha belirtmek isteriz. "Gerekli gördüğü hallerde bakanlar kuruluna başkanlık etmek veya bakanlar kurulunu başkanlığı altında toplantıya çağırmak" Cumhurbaşkanı'nın görev ve yetkileri meyanındadır. Milli Güvenlik Kurulu toplantısını terkederek, bakanlar kurulu toplantısı düzenleyenler; Cumhurbaşkanı'nın her an o toplantıya başkanlık edebileceğini bilmelidirler! Çeşitli açıklamalarla Cumhurbaşkanı'mızı köşeye sıkıştırmak isteyenler; hırsıza yol gösteren tavırları terkederek, milli hedef ve menfaatlerimizin tahakkuku için Cumhurbaşkanımızın etrafında kenetlenmelidirler. Hele hiçbir görev ve yetkileri olmaksızın Milli Güvenlik Kurulu toplantılarına dahil olan zevat avukatlık ve amigoluk gibi teamül dışı davranışlara hiç tevessül etmemelidirler.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.