Pazar yazımda soykırımcı İsrail Başbakanı Netanyahu için yolun sonunun yaklaştığını belirtmiştim.
Ertesi sabah ABD'nin B-2 uçakları İran’da nükleer tesisleri bombalayınca bazı İsrailliler sosyal medya üzerinden bu yazıyı alaya almaya kalkıştı. Oysa bu saldırıdan dolayı katil Netanyahu’nun, ABD Başkanına yaptığı abartılı övgü ve billboardlara yansıttıkları acizlikleri bile bizi haklı çıkarıyordu.
İran’ın göstermelik misillemesiyle ateşkese giden hadiselerin seyri, sıranın önce Netanyahu’ya, ardından Gazze meselesinin çözümüne geldiğini göstermekte.
En bariz örneği, ABD Başkanı Trump’ın NATO zirvesine giderken İsrail’e yönelik sarf ettiği “Hiç memnun değilim” cümlesi.
Bu cümlenin hedefi elbette ülke olarak İsrail değil, mevcut katil yönetim.
ABD desteği olmadan ayakta kalması mümkün olmayan İsrail yönetimi, İngiltere gibi bazı Avrupa ülkelerinin Trump’la hesaplaşma aparatı olma pozisyonunu ne kadar sürdürebilecek, bunu önümüzdeki süreçte göreceğiz.
Ancak göreve geldiğinden bu yana Trump’ın kararlılığı net. Birçok konuda ‘gel-git’li açıklamalarıyla kafa karışıklığına yol açan ve ‘öngörülemez kişi’ olarak görülen Trump’ın, Cumhurbaşkanımız Erdoğan’la yakın çalışma konusunda hiç ikircikli davranmadığına dikkatinizi çekmek isterim.
Göreve başladığından bu tarafa Erdoğan’dan hep övgüyle bahsetti, Türkiye’yi şikâyete giden Netanyahu’ya Beyaz Saray’da kameralar önünde ayar çekti, Suriye’ye yaptırımların kalkması ve ülkenin normalleşmesi konusunda Cumhurbaşkanımızla iş birliğine gitti ve Lahey’deki NATO Zirvesindeki ilk yüz yüze temasta samimiyetini göstermekten çekinmedi.
İki liderin iyi ilişkilerini ortaya koyan karelerin sadece İsrail’i değil, pek çok Avrupa başkentini rahatsız ettiği muhakkak.
Özellikle Londra’yı…
Peki İngiltere ve ABD iyi müttefik değil mi?
Öyle ama Trump’ın ilk görev döneminin ardından ikinci dönem seçilmesine engel olan ve kongre baskınına, kendisinin de yargılanmasına kadar giden süreçte edindiği tecrübe ile büyük bir hesaplaşma içinde olduğunu da görmek lazım.
Benzer süreci Erdoğan da yaşamadı mı?
Türkiye’de sadece şiir okuduğu için Erdoğan’ı görevden alıp hapse atan yerleşik vesayetin arkasında hangi ülkeler ve güçler var ise Trump’ı her yola başvurarak seçtirmeyen, hatta hapse tıkmaya çalışanlar da aynıydı.
Ve Erdoğan’ın görünürde vesayetçilerle, gerçekte orayı destekleyen çeteyle verdiği ve darbe girişimlerine rağmen başarılı olduğu mücadeleyi şimdi Trump ABD’de vermekte.
Buradan bakınca, Erdoğan ve Trump’ın hem de NATO zirvesinde verdiği mesaj fevkalade önemlidir.
Bu büyük meydan okumanın neticesi; Trump’ın yerine kukla olarak kullandıkları Biden’ı göreve getirenlerin 7 Ekim tezgâhıyla Gazze’den başlattıkları işgal girişimi ve Üçüncü Dünya Savaşı sürecinin tersine döndürülmesi, hiç değilse şimdilik ertelenmesi olacaktır.
Büyük oyunların sahaya sürüldüğü dönemde Erdoğan-Trump liderliği kıymetli bir şans.
Buna karşın Londra ve Tel Aviv başta olmak üzere birileri de savaşlarla hâkimiyetini sürdürmek isteyecek.
Trump’a suikast tehditleri, Erdoğan’ı İngiltere destekli kuklalarla devirme hesapları, CHP Genel Başkanının Londra’ya sitemleri… Hepsini üst üste koyunca zaten kimin nerede, kimlerin üzerinden hesaplaşma yürüttüğü net biçimde anlaşılıyor.
Siz buna Batı destekli kukla yönetimin Ukrayna’yı ne hâle getirdiğini ve Trump’ın çok bastırmasına rağmen Rusya ile savaşın sona ermesi konusunda neden yol alınamadığını… Trump’ın kavgalı olduğu Çin’e İngiltere’nin tam desteğini de ekleyin.
Birileri de bekliyor ki Londra finansının güçlendirdiği Çin, İngiltere’nin desteklediği Netanyahu’nun İran’a açtığı savaşta Tahran’a destek olup İsrail’i vursun!
Böyle bir tabloda NATO Genel Sekreterine söylettirilen cümleye de dikkatinizi çekmek isterim; Türk savunma sanayi tabanının İngiltere, Norveç ve AB ile mümkün olduğunca yakın bir şekilde bağlantılı olmasını sağlamalılarmış… NATO'da bariyer konulmasına izin verilmemeliymiş.
Bunu kim söyletmiştir sizce?
.....
NOT: (Bu yazı kaleme alındıktan kısa süre sonra ABD Başkanı Trump, Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un kendisine Gazze'de ateşkesin çok yakın olduğunu söylediğini bildirerek, "Gazze'de büyük bir ilerleme var. Yaptığımız bu saldırı sayesinde çok iyi haberler alacağımızı düşünüyorum" dedi.)
Yücel Koç'un önceki yazıları...