Vefatının üzerinden 15 yıl geçti! Duayen tiyatrocu Gazanfer Özcan "Neden ortamımı John ve Elizabeth’lerle yorayım?" demişti

Düzenleyen: / Kaynak: Anadolu Ajansı, Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Vefatının üzerinden 15 yıl geçti! Duayen tiyatrocu Gazanfer Özcan "Neden ortamımı John ve Elizabeth’lerle yorayım?" demişti

Kültür - Sanat Haberleri  / Anadolu Ajansı, Türkiye Gazetesi

Gençlerin "Tahsin Sütçüoğlu" olarak, yetişkinlerin Kuruntu Ailesi'nin Hüsnü Kuruntu'su olarak ekranlardan hatırladığı Gazanfer Özcan'ın vefatı üzerinden 15 yıl geçti.

Yarım asrı geçen sanat hayatında birçok tiyatro oyunu, dizi ve filme imza atan usta sanatçıya 1998'de "Devlet Sanatçısı" unvanı verilmişti. Özcan'ın ölümünün üzerinden tam 15 yıl geçti. 

 27 Ocak 1931'de İstanbul Cihangir'de dünyaya geldi. Cihangir Firuzağa İlkokulu'nun ardından Beyoğlu Ortaokulu'na devam eden sanatçı, Vefa Lisesi'nde okurken oynadığı, "Hisse-i Şayia" adlı oyundaki "Bican Efendi" rolü sayesinde tiyatroyla tanıştı.

Özcan, daha sonra Şehir Tiyatrolarının çocuk bölümüne girdi.1950 ve 1960'lı yıllarda çok sayıda sinema filminde oynadı, 1962'ye kadar çocuk ve yetişkin oyunlarında tiyatro izleyicisiyle buluştu.

NEDEN?

Usta oyuncu, Gönül Ülkü Özcan ile 1962'de dünya evine girdi ve eşiyle Gönül Ülkü-Gazanfer Özcan Tiyatrosu'nu kurdu.

Tiyatroda benimsediği yerli tarz hakkında Gazanfer Özcan değerlendirmesini şöyle ifade ediyor:

“Bu güne kadar değişik zamanlarda, değişik insanlar hep bu suali sormuşlardır; ‘Neden hep adapte ve telif komediler oynuyorsunuz?’

Bu sual bana, Çinlilere ‘neden çatal kaşıkla değil de çubukla pirinç yiyorsunuz,’ yahut Eskimolara ‘neden kürklere bürünüyorsunuz’ diye sormak kadar acayip geliyor, nedense. Çünkü ben derim ki ‘bir şey yapılırken muhakkak önce ortam düşünülmek gerektir.’

Neden benim ortamım Ahmet, Mehmet, Fatmalar’la doluyken Joan, John, Elizabeth’lerle bu ortamı yorayım?...

Günün yorgunluğundan, hayatın zorluklarından uzaklaştırmaya çalışırken, neden zora koşayım?...

Bu hiç bir zaman Joan-John’lu oyunları küçümsemek, oynayanları kınamak yahut bu lafları telaffuz edememek korkusu değil. Bu tamamen yaptığımız tiyatro türünün icaplarından şartlarından.

Yoksa ben de, arkadaşlarım da haddim olmayarak bir İngiliz, bir Fransız oyunu için de şahıs isimlerini de, icaplarını da giyimini, kuşamını da her yapan kadar becerebiliriz çok şükür.

Nitekim bunu çok kere yaptık da... Dedim ya bizimki seyirciye kolaylık, seyirciye rahatlık... Eh biraz da bize rahatlık. Bilmem derdimi anlatabildim mi?

Çok gülün, çok eğlenin, bizler de her defa sizlere layık olabilmek için çok çalışalım. Alakanız gücümüzün iteleyicisi olsun.”

"6 BÖLÜM DİYE GÖRÜŞTÜK"

Türkiye'de türünün öncülerinden biri sayılan "Kuruntu Ailesi"nde, unutulmayan "Hüsnü Kuruntu" karakterini canlandırdı. TRT'de izleyiciyle buluşan "Hüsnü Kuruntu" adlı tiyatro oyunu beğenilince, 10 Ekim 1985'te yönetmenliğini Uğur Erkır'ın yaptığı dizi, aynı adla yayın hayatına başladı.

Beş yılda 121 bölüm yayınlanan dizinin ardından, 155 bölüm devam eden "Hüsnü Bey Amca" ve 47 bölüm süren "Bizim Kuruntu Ailesi" dizisi de izleyicilerin beğenisini kazandı.

Çizgi dizi "Taş Devri"nde "Fred Çakmaktaş" karakterinin yanı sıra pek çok sinema filmi, televizyon dizisi ve reklam filminde seslendirme yapan Özcan, 1978'de "Avni Dilligil Tiyatro Ödülü" ile 1981'de "İsmail Dümbüllü Ödülü"ne layık görüldü.

Usta sanatçı, televizyondaki kariyerine ilişkin yaptığı bir açıklamada ise şunları kaydetmişti:

"Televizyon benim için korkunç bir olaydı. Hiç arzulamadım. Sinemaya benzettim. Sinemayı da sevmedim. Bilmiyorum, benim değer verdiğim kuralları orada bulamadım. Zaman mefhumu yok, çalışma sistemi gevşek. Biz uzun yıllar tiyatroda aldığımız, gördüğümüz şeyleri orada bulamayınca çok hafif geldi bana. O katı kurallar benim için daha evlaydı. O yüzden hoşlanmadım. Televizyon da sinemanın bir benzeri olduğu için hep ürktüm, kaçtım. Çok ısrar oldu falan... Bir defaya mahsus Hüsnü Kuruntu yayınlandı. Çok yadırgamadım. Etrafımda tiyatrodan arkadaşlar olduğu için kendimi tiyatroda zannettim. O yüzden çok severek yaptım. 6 bölüm diye görüştük, sonra bir 6 bölüm daha getirdi. 6 derken, 13 oldu falan filan. 400'ü geçkin bölüm yayınlandı. Yıllarca 'Hüsnü Bey Amca' olarak bana yapıştı. Avrupa Yakası yayınlandıktan sonra 'Tahsin Bey Amca' olarak anılmaya başladım."

TAHSİN SÜTÇÜOĞLU İLE DÖNÜŞ

"Yeter Artık", "Sülüman Bacanak", "Aşk Mektubu", "Nereden Nereye", "Öp Babanın Elini", "Yağmurdan Kaçarken", "Oh Olsun"un da aralarında bulunduğu çok sayıda tiyatro oyununda sahne alan Özcan'ın 1987'de yayımlanan "Fıkralar" adlı bir kitabı da bulunuyor.

Gazanfer Özcan'a 1998'de "Devlet Sanatçısı" unvanı verildi. Uzun süre ara verdiği sinemaya 2000'de "Komser Şekspir" filmiyle dönen tecrübeli oyuncu, eşi Gönül Ülkü ile 2002'de 50. yıl jübilesini yaptı.

Senaryosunu Gülse Birsel'in kaleme aldığı, 2004'te başlayan "Avrupa Yakası" dizisinde "Tahsin Sütçüoğlu" karakterini oynayan usta oyuncu, son olarak 2007'de vizyona giren "Beyaz Melek" filminin oyuncuları arasında yer aldı.

Usta oyuncu Özcan, kronik akciğer rahatsızlığı ve damar tıkanıklığı nedeniyle 1 buçuk ay tedavi gördüğü hastanede 17 Şubat 2009'da vefat etti. Haldun Taner Sahnesi'nde düzenlenen törenin ardından, Özcan'ın cenazesi Karacaahmet Mezarlığı'na defnedildi.

Düzenleyen:  - Kültür - Sanat
Kaynak: Anadolu Ajansı, Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...