Bu yazı cezaevindeki FETÖ mahkûmları ve aileleri için…

A -
A +
Güzel ülkemizin güzel insanlarına nice sağlıklı, huzurlu bayramlar dileyerek başlıyorum. Ama siz FETÖ mahkûmları ve ailelerinin Kurban Bayramı’nı kutlayamayacağım. Sebebini anlatacağım. Şimdi tefekkür vakti. Bir kerecik olsun yapın bunu? Yani talimatsız, kendi özgür iradenizle, vicdanınızla baş başa kalarak düşünün? Çünkü bu yazı sizler için yeni ve tertemiz bir hayatın başlangıcı olabilir. Ama önce hafıza tazeleme... 15 Temmuz darbe girişimine aylar varken, ta 2016’nın Mart’ında “Cemaatçi askerlere son uyarı; Tavuk TAR’da sayılır” başlıklı yazımda “Sizi darbe için hazırlıyorlar, yapmayın, sizler bu ülkenin emek ve para verip yetiştirdiği askerlersiniz sonuçta. Gelin Devlet’le iş birliği yapın, yoksa tavukların TAR’da sayıldığı gibi sayılacaksınız diyerek sizleri uyardığımı hatırlıyorsunuzdur. Ama Pensilvanya’daki örgüt elebaşı Fetullah Gülen’in talimatlarını ileten Hususileri dinlediniz. Bu hükûmeti ve lideri Tayyip Erdoğan’ı devireceğinize inandınız. Ama yazımdan sonra darbe girişimine katılmayanlarınız oldu. Sizi yalnız bıraktılar. Bu ülkenin liderinin önderliğinde halkın direnişi, polisimizin destan yazan kahramanlıkları ve TSK içindeki vatansever subaylarımızın darbe girişimine karşı tankları bloke ederek, askerleri durdurarak, uçakları havalandırmayarak etkin rol alması dışında 15 Temmuz’da çuvallamanızın etkenlerinden biri, belirleyici olmasa da buydu. Etrafınıza bir baktınız ve “Ne oldu yaaa” dediniz o gece: “Hani Hulûsi Akar komuta edecekti darbeye?” Örgüt, diğerleri gibi kaçmayasınız diye sizi kandırdı çünkü. Katılmayanlar, en azından belli bir süre teşhis edilemeyeceğini umarak ya da kaçarak yırttı. Ama onlar da artık tek tek kafesleniyor. Şimdi size kafanızı kuma gömerek anlamazdan geldiğiniz İKİ ACI GERÇEĞİ söyleyeceğim.   1. ACI GERÇEK   Örgütünüzün elebaşı Fetullah Gülen’in, çok iyi bileceğiniz üzere hep B ve C planları vardır. Bu çerçevede, darbenin başarısız olma ihtimali dikkate alınarak örgütün daha “nitelikli elemanları yedek güç” olarak ayrıldı. Bu B planıydı. İyi haber şu: En azından darbeye katılanlarınızın dışında kalanların önemli bir bölümü de kullandıkları ByLock yüklü telefonları ya da ankesörlü telefonlardan irtibatları nedeniyle tespit edilip tutuklandılar. Bu bakımdan biraz olsun içiniz ferahlayabilir.   2. ACI GERÇEK   Bu birincisinden daha acı sizler için. Örgüt, en önemli gördüğü elemanlarını, yönetici kadrosunu darbe başarılı olursa yeniden Türkiye’ye göndermek üzere 15 Temmuz’dan aylar önce yurt dışına çıkardı. Bu da örgütün elebaşı Fetullah Gülen’in C plânıydı. Onlar aynı zamanda darbenin başarısız olma ihtimaline karşı mücadele yürütecek kadrolardı. Bir kısmı ABD’ye, kalanları da Avrupa, Asya ülkeleri (Kırgızistan başta) ve Afrika’ya yollandı. Sizlere bu konuda bir örnek anlatayım da nasıl aldatıldığınızı daha net biçimde idrak edin. İsmini söylemesem de hepiniz tanıyorsunuz. Kendisi, o zaman sabah akşam izlediğiniz TV kuruluşlarınızdan birinde yöneticiydi. 2015 yılının 28 Ekim tarihinde bu medya yöneticisinin çalıştığı yayın kuruluşlarına FETÖ yayın organı olduğu belirtilerek el kondu. Destek vermek üzere oraya giden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptığı konuşmalarını şu anda arasanız bile bulursunuz. O tarihten sonra bu televizyon yöneticisi ve eşi, ikamet ettikleri konut sitesinin Facebook’taki eşya satış sayfasında, birdenbire evlerindeki eşyaları satışa çıkarmaya başladı. Her gün en az 3-5 satılık parça paylaşıyorlardı. Elbiseler, ev eşyaları, ayakkabılar, çocuk kıyafetleri… Artık aklınıza ne gelirse. Sitedeki komşuları aralarında “Galiba buradan taşınacaklar” diye konuşuyorlardı. Tabii daha aylar var, 15 Temmuz kimin aklına gelecek? Hasılı elde ne var ne yoksa hepsini satıp savdılar. Sonra birden ortadan kayboldular. Öğrendik ki yurt dışına gitmişler. Çünkü 15 Temmuz darbe girişiminden haberdardılar ve Fetullah Gülen’in öz hakiki “evlatlarından”dılar. Şimdi kendilerinin Facebook ve Instagram hesaplarına bakıyorum, bir elleri yağda bir elleri balda. Londra’da bahçeli evleri var. Medya yöneticisi olan zaten örgütten maaş almakta. Eş ise bir yayın kuruluşunda çalışmakta. Oradan yaptıkları paylaşımlarla hâlâ örgüte ve içeride olan sizlere gaz vermekteler: “Dayanın yakında çok güzel şeyler olacak...” Siz ise aptalca o ihtimalin gerçek olacağını sanarak elinizdeki fırsatları tek tek kaçırdınız ve hâlen kaçırmaya devam etmektesiniz. Belki yine klişelere sığınacaksınız ama mühim değil. Gerçeğin ortaya çıkmak gibi kötü bir huyu var. Oysa dediğim gibi sizleri uyarmıştık, “Yapmayın, yazık etmeyin bu güzelim ülkeye. Bu millet, vatana ihanete tahammül etmez, hesabını sorar” diye. Dinlemediniz. Saf saf inandınız sizi tepe tepe kullananlara. Bu enayiliğiniz yüzünden içeridesiniz. Kandırıldınız. Sizleri kurbanlık koyun gibi kullandılar. İşte bu yüzden Kurban Bayramınızı kutlamıyorum. Kurbanlıkların bayramı kutlanır mı? Düşünüyorum, acaba İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener bundan dolayı mı size “Gariban” dedi? Tabii ya ondan iyi kim bilecek örgütün yapısını. Sizlerin kullanılan ve öne sürülen tetikçiler, diğerlerinin elitler ve ayrıcalıklılar olduğunu. Son bir söz daha. Hâlâ nedamet getirmek için bir şansınız var. Bence bunu değerlendirin. Ne yapacağınızı biliyorsunuz.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.