Futbol Federasyonu, önce aynaya bakacak!

A -
A +

Aşağıdakilerin hepsi bir sezona sığdı; TFF Kurullarının yaptıklarına hiç girmiyorum. İstanbulspor-Samsunspor maçı, Rafael'in kırmızı kartı hepsi bir kenara...
1) İngiltere Premier Lig 23 Mayıs'ta, Almanya Bundesliga 22 Mayıs'ta, Fransa Ligue 1, 23 Mayıs'ta bitiyor. Bu bizim lig niye bu kadar sıkıştırıldı; 15 Mayıs'ta bitirilmesi için?
2) Maçların gün ve saatleriyle bu kadar oynanmaz! Şu son play-off'ların gün ve saatleri bile yazboz tahtası oldu.
3) Memleketin yarısı iftar sofralarında iken ya da Kadir gecesi derbi dâhil 10 maçı aynı gün, aynı saate koymak bir özensizliktir.
4) Küme düşmeyi kaldırdınız! Ne oldu, Türk futboluna ne faydası oldu? Küme düşen ya da düşecek olan takımların isimleri değişti mi?
5) Sokağa çıkma yasağı varken yurdun dört bir yanında seyircili maçlar oynanmasına göz yumdunuz.
Bu şehirler arasında husumete sebep oldu ve adaletin olmadığı duygusunu geliştirdi.
Mülkü idareler kadar, TFF de bu konuda sorumludur.
Eşit şartlar altında rekabet ortadan kalkmıştır.
6) Letonya maçından sadece 24 saat önce "Yüzde 15 kapasiteyle seyircili oynayacağız" dediniz, ertesi gün maç seyircisiz oynandı...

Üç tane "çok net" sorum var!
Mevsim uygun değil, zaten amatör maçlar oynanmıyor.
Bir gece yarısı (5/6 Mayıs) İstanbul İl Hakem Kurulu, görevden alındı.
Birkaç ilin değişse hadi belki yine anlardım.
Sayın MHK Başkanı Serdar Tatlı'ya üç tane sorum olacak!
1) F.Bahçe-A.Gücü U19 maçına Ali Koç isminde bir hakemin tayin edilmesini çarşamba günü Erman Toroğlu hem duyuruyor, hem tayini eleştiriyor hem de tayini yapanların görevden alındıklarını söylüyor.
Ve o gece kurul, gerçekten resmî olarak da görevden alınıyor. Bu görevden alma konusunu kimlerle paylaştınız?
2) Bu tasarruf neden gece yarısı yapıldı, sabahı bile beklemeden?
3) Futbol Federasyonu ya da siz MHK olarak neden gerekçesiyle beraber bir açıklama yapmadınız?
Sizin, "MHK Başkanı olarak bazı uygulamalarınızla tarihe geçtiğinizi" gıyabınızda etrafımla paylaşıyordum.
Ancak; bu yukarıdaki konu koca bir sezondaki olumlu bütün puanlarınızı silip götürmüştür.

Tarihe geçen sözler!
Demek ki; tecrübe olarak alacakları henüz çok mesafe var.
1) "Fatih Terim tabii ki alkışlayacak. Fatih Terim; yapacağını, yapmasını gerekeni söylemiş. Kazanırsak tabii ki alkışlayacaklar."
(Ahmet Nur Çebi / Beşiktaş Başkanı)
2) "Kuzu kuzu gelip oynayacaklar. Her şeyimizle finale hazırız. Bütün tedbirler alınmış. UEFA ile görüşmelerimiz devam ediyor. Hiçbir şekilde başka yere alınması söz konusu olamaz."
(Nihat Özdemir / TFF Başkanı)

Memlekete hakem beğendiremezsiniz!
Üç günde bir maç oynanıyor! Maçların hepsi aynı gün aynı saatte!
Tayinleri eleştirmek; Sergen Yalçın'ın, Emre Belözoğlu'nun, Fatih Terim'in ya da başkanların ekmeğine yağ sürmektir.
Maalesef bunu üstlenen bir sosyal medya ve taraftara hoş görünmek isteyenler var!
1) Halis Özkahya; 33. haftada Y. Malatya-F.Bahçe maçı yönetmiş, 41. haftada F.Bahçe-Sivas maçına çıkması gayet normal.
2) Abdulkadir Bitigen; 32. haftada Hatay-G.Saray maçı yönetmiş, 41. haftada Denizli-G.Saray maçı gayet normal.
3) Ali Palabıyık; 39. haftada Beşiktaş-Hatay (7-0) yönetmiş. Bir sıkıntı yaşanmamış. Bu trafikte 41. haftada da Beşiktaş-Karagümrük maçına çıkması eleştiri konusu olamaz…

Kariyer maçını kaybetti!
Emre Belözoğlu için 11 Mayıs 2021 Salı, saat 22.30 bir kırılmanın gün ve saatidir.
Salı günü kendisi saat 20.30'dan önce, yani Sivasspor maçı öncesinde bir Mourinho, Nagelsman, Guardiola ilân edilmişti.
Hâlbuki kazanılan 6 galibiyet, 2 beraberlik asla ölçü olamazdı.
Ne var ki; F.Bahçe medyası, pembe tablolar çiziyordu.
İşte ciddi rakip olan Alanya ve son Sivas maçında F.Bahçe'yi gördük.
Denizli, Kasımpaşa, Erzurum, A.Gücü maçları ölçü olmamalıydı.
Bu tuzağa çok kişi düştü! Demek ki; teknik direktörlük veya kadro mühendisliği öyle o kadar ucuz ve kolay bir saha değilmiş!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.