Bu maç futbolda isimlerin değil, cisimlerin sözünün geçtiğini bir göstergesi. Güç bakımından olmasa da stratejik önemi yüksek bir maçı kaybettik.
Maç başladı ve neye şaşıracağımızı şaşırdık. Bir illüzyon vardı sahada. Ne bizim forma içindekiler bizim gibi oynuyor, ne İzlandalılar "gariban İzlandalı" gibi...
Hayır; bunun saha dizilişiyle bir ilgisi yok!
Ha üçlü defans yapmışsın, ha dörtlü. Tehlikeli şutların hemen hepsi duran toplardan. Yani bütün takım kale önündeyken...
Direkten döndükleri de, ağları buldukları da...
İyi oynayan bir tane adam olmaz mı? Caner kariyerinin en kötü sınavında... "Muadili" Gylfi Sigurdsson ise maçın yıldızı...
Hakikatten özel bir paragraf açmak lazım Gylfi Sigurdsson'a. Yaptığı ortaların tehlikesi İngiliz altyapısından geldiğini gösteriyordu. Attığı ve attırdığı gollerle geceye damga vurdu Swansea'lı oyuncu, Gudjohnsen'den sonra İzlanda futbolunun yıldızı olmaya aday.
İlk yarıda tek gollük vuruşumuz 43. dakikada Arda ile geldi.
Üçlü defansa feda edip çizgiye çektiğimiz iki bekin hiç orta yapamaması ilginçti.
***
Terim'in müdahalelerine alışmıştık ama dün akşam her şey ters gidiyordu. Hoca oyuna müdahale edeyim diye hazırlanırken 10 kişi kaldık.
Adamlar ne kadar çabuk yön değiştiriyor, ne kadar yardımlaşmalı, tempolu ve "temiz" oynuyor.
Futbolda isimlerin değil, cisimlerin sözünün geçtiğini gösteriyor.
Güç bakımından olmasa da stratejik önemi yüksek bir maçı kaybettik.
Bu sonuç atletik adamlarla sigara içenlerin farkıydı aslında...
Dersi ilk maçta almak avantajlı olabilir.
MAÇIN ADAMI
Gylfi Sigurdsson
KIRILMA ANI
Kafalardaki "kolay rakip" yanılgısı.