İnsan ömrü çok kısadır...

A -
A +
Aklı başında olan, ileriyi görebilen bir kimse, kısa olan dünya hayatında, hep, ahirette iyi ve rahat yaşamaya sebep olan şeyleri yapar.
 
Büyük İslam âlimi, İmâm-ı Rabbânî Ahmed Fârûkî’nin oğlu Muhammed Ma’sûm “rahimehullahü teâlâ aleyhima” sevdiklerinden birisine, aslında hepimize yazdığı (Mektûbât) kitabının birinci cildinin 147. mektubunda buyuruyor ki:
Allahü teâlâ, bizi ve sizi, Peygamberlerin üstünü olan, âlemlerin Rabbinin sevgilisi Muhammed aleyhisselamın yolundan saptırmasın!
Merhametli kardeşim, insanın ömrü çok kısadır! Sonsuz olan ahiret hayatında, insanın karşılaşacağı şeyler, dünyada yaşadığı hâle bağlıdır. Aklı başında olan, ileriyi görebilen bir kimse, kısa olan dünya hayatında, hep, ahirette iyi ve rahat yaşamaya sebep olan şeyleri yapar. Ahiret yolcusuna lâzım olan şeyleri hazırlar. Allahü teâlâ, sizi birçok insanın başına koymuş, çok kimsenin ihtiyaçlarını görmeye vesile kılmıştır. Bu kıymetli ve kazançlı vazifeye kavuştuğunuz için çok şükrediniz! Allahü teâlânın kullarına hizmet etmek için çalışınız! Rabbimizin kullarına hizmet etmekle dünyada ve ahirette nimetlere kavuşacağınızı düşününüz! İnsanlara karşı yumuşak olmanın, onlara iyilik etmenin, onların işlerini güler yüzle ve tatlı dille ve kolaylıkla yapmanın Allahü teâlânın sevgisine kavuşturan yol olduğunu biliniz! Ahiretin azaplarından kurtulmaya ve Cennet nimetlerinin artmasına sebep olacağından, hiç şüpheniz olmasın!
Peygamberimiz “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” bunu şu hadis-i şerifi ile çok güzel bildirmiştir: (Allahü teâlâ, kullarının ihtiyaçlarını yaratır, gönderir. Allahü teâlânın en çok sevdiği kulu, Onun nimetlerinin kullarına ulaşmasına vâsıta olan kimsedir.)
Müslümanların ihtiyaçlarını karşılamanın ve onları sevindirmenin ve güzel ahlâklı olmanın kıymetini bildiren ve yumuşak, ağır başlı ve sabırlı olmayı öven ve teşvik eden birkaç hadis-i şerifi aşağıya yazıyorum. Bunları iyi anlayınız. Anlamadığınız yerler olursa, onları, dinini bilen ve bildiklerine uygun yaşayan kimselerden sorup anlayınız!
(Müslüman, Müslümanın kardeşidir. Birbirlerini incitmezler, üzmezler. Bir kimse, din kardeşinin bir işine yardım etse, Allahü teâlâ da onun işini kolaylaştırır. Bir kimse, bir Müslümanın sıkıntısını giderir, onu sevindirirse, kıyamet gününün en sıkıntılı zamanlarında, Allahü teâlâ onu sıkıntıdan kurtarır. Bir kimse bir Müslümanın ayıbını, kusurunu örterse, Allahü teâlâ, kıyamet günü onun ayıplarını, kabahatlerini örter.) [Buhârî, Müslim]
(Bir kimse, din kardeşinin bir işini yaparsa, binlerle melek o kimse için dua eder. O işi yapmaya giderken, her adımı için bir günahı affolur ve kendisine kıyamette nimetler verilir.) [İbni Mâce]
(Allahü teâlânın en sevdiği iş, elbise vererek veya doyurarak veya başka bir ihtiyacını karşılayarak, bir mümini sevindirmektir.) [Taberânî]
(Allahü teâlânın farzlardan sonra en çok sevdiği iş, bir mümini sevindirmektir.)
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.