Kaydet
a- | +A
Kimseyi üzmemeli Bu zât bir sohbetinde buyurdu ki; (Ey insan, Kaç, uzaklaş daima kötülerin yanından. Zira "kötü arkadaş", insanı azdırır hep, Kişinin helâkine, bunlardır asıl sebep. İnsan zarar görse de, şeytan veya nefsinden, O, daha zararlıdır hattâ bu ikisinden. Şeytan, sanki ağzını dayamış kalbimize, Gece gündüz durmadan, vesvese verir bize. Lâkin bir vesveseyi, verir ancak bir defa, Eğer aldatamazsa, söylemez onu daha. Allahü teâlâ da, bunu haber veriyor, (Şeytanın aldatması zaiftir) buyuruyor. Fakat nefs-i emmâre, hiç de böyle değildir, O, yüzbin şeytandan da, daha tehlikelidir. Saldırır kaplan gibi, hem de peşi peşine, İster ki atsın onu, Cehennem ateşine. Hasmını, zaif olan noktasından yakalar, Uğraşır onun ile, tâ ölünceye kadar. Böyle şiddetli iken, lâkin nefs-i emmâre, Ondan, "Kötü arkadaş" zararlıdır bin kere. Zira hissettirmeden, insanı yavaş yavaş, Âdetâ cehenneme iter kötü arkadaş. Lâkin kötü arkadaş, olmaz yalnız insandan, Hep kötü arkadaştır, ne varsa ahlâk bozan. Kitap, dergi, gazete, bütün bozuk neşriyat, "Kötü arkadaş" olup, insanı eder ifsât.) Bir gün de buyurdu ki; (Her işte samimiyet, Yâni sırf "Allah için" olmalı halis niyet. Kalp ile doğru niyet etmedikçe bir kişi, Aslâ başlamamalı, yapmak için bir işi. Dünya ve âhirete yaramıyan şeylerle, Vakit geçirmemeli, zararlı işle hele. Önce İslâmiyeti, yâni ilmihâlini, Öğrenip, ona göre düzeltmeli halini. Evine, dinsizlerin, yahut mezhebsizlerin, Yazdığı kitapları, hiç getirmemelisin. Çünki o kitapları okuyan, zehirlenir, Hatta sonsuz olarak, azaba sürüklenir. Müslümanlık, sadece namaz oruç değildir, Bunlar, her müslümanın, kulluk vazifesidir. Kimseyi üzmemektir, bu dinde asıl gâye, Bunu yapan, kavuşur rıza-i ilâhiye. Âlimlerden birine sordular bir aralık; ("Ne ile belli olur, insanda evliyalık?") Buyurdu ki; ("Evliya, hep güler yüzlüdürler, Huyları iyi olup, özrü kabul ederler. Münakaşa etmezler ve cömerttirler gayet, Dinli dinsiz herkese ederler çok merhamet.)
ÖNE ÇIKANLAR