“Bu suâle cevap bulamadım!”

A -
A +

İmâm-ı âzam hazretleri, bir gün evden çıkıp çözdü atını.

 

Bir yere gidecekti.

 

Bir ayağını kaldırdı.

 

Tam üzengiye koymuştu ki, bir genç gelip bir şey sordu kendisinden.

 

Hazret-i İmâm, öteki ayağını diğer üzengiye koyarken; “Evlâdım, Kur’ân-ı kerîmi baştan sona taradım, bu suâle cevap bulamadım. Yarın gel, cevâbını al” buyurdu.

 

O genç geldiğinde, “İçtihat” yaparak cevapladı suâlini.

 

● ● ●

 

İmâm-ı âzam hazretleri zamânında Vâsıt vilâyetinde bir kimse vardı ki, “Nûmân'ın kölesi” diye tanınmıştı halk içinde.

 

Bir gün tanıdıkları geldi.

 

Ve ona sordular ki:

 

“Sen bu ismi nasıl aldın?”

 

O da şöyle anlattı:

 

Annem, beni doğururken vefât etmiş.

 

Ben, annemin karnında kalmışım.

 

Bu duruma, cenâzeyi yıkarken vâkıf olmuş insanlar.

 

Annemin karnında hareket edişimden anlamışlar karnında bebek olduğunu.

 

Telâşla İmâm-ı âzam hazretlerine koşup;

 

“Efendim, hâl vaziyet böyledir, ne yapalım?” diye sormuşlar.

 

İmâm-ı âzam;

 

“Annesinin karnını sol tarafından yarıp çocuğu alın, çocuk oradadır” buyurmuş

 

Cerrah da öyle yapmış.

 

Beni oradan almışlar.

 

Sonra annemi defnetmişler.

 

İşte böyle, ben o büyük “İmâm”ın fetvâsıyla hayâta gelmişim dedi.

 

Ve ekledi:

 

“Düşünsenize, bu hâli ona sormayıp da, annemi öylece, yâni karnında ben varken defnetselerdi, ben şimdi hayatta olabilir miydim? Velhâsıl ben, Hazret-i İmâm'ın âzâtlı kölesiyim. Bunun için bu isim verilmiş bana.”

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.