Allah dostlarından Hacı Keçeci Efendi'yi seven bir delikanlı, gemiyle yolculuğa çıkmıştı.
O gün de hava sâkindi.
Ama az sonra bir fırtına çıktı.
Deniz kabarıp, parçalandı geminin yelken ve direkleri.
Yolcular, feryat figan kelime-i şehâdet getirmeye başladılar!
Delikanlı ellerini açıp;
“Yâ Rabbî! Sevdiğin bir kulunu bize imdâda gönder!” dedi.
Henüz duâsı bitmemişti ki;
Nûrlu bir zât belirdi önünde.
Ve gencin kulağına eğilip:
“Korkma evlâdım! Deniz de Allahın bir mahlûkudur. Cenâb-ı Hak dilerse sâkinleşir” diye fısıldadı.
O böyle söyledi.
Deniz, o anda sâkinleşti.
Ve gemi düzeldi.
Selâmete çıktı gemidekiler.
Ancak, kimse bilmiyordu bu imdâdı yapanın Hacı Keçeci Efendi olduğunu.
Genç baktı, ama göremedi o zâtı bir daha.
Kaybolmuştu gözden...
● ● ●
Bir genç, bu velî zâta sordu:
“Efendim, İslâm ahlâkı nedir?”
Büyük velî:
“İslâm ahlâkı, kimseye yük olmamak ve herkesin yükünü çekmektir” buyurdu.
“Başarının sırrı nedir Hocam?”
“Sabır ve güler yüzdür.”