Türkiye Gazetesi E-Gazete
Arama
Kaydet
a- | +A

Muînüddîn-i Çeştî hazretleri, talebelerinden Hamîdüddîn Nâgurî hazretlerine, bir gün;

"Sen, dünyâ ve âhirette azîz ve mükerrem olmayı ister misin?" diye sordu.

Hamîdüddîn;

"Kulun isteği olmaz” diye cevap verdi. Muînüddîn-i Çeştî hazretleri, bu cevâbı beğenip; "Dünyâyı terk eden Hamîdüddîn” buyurdu.

● ● ●

Nasîhat isteyen bir gence; "Dünyâ için hiçbir şeye kızma!” buyurdu.

Genç, tekrar ricâ etti.

O vakit de cevâben;

"Kim kendi nefsini, Firavun'un nefsinden daha iyi, daha hayırlı zannederse, kibirli olduğunu gösterir” buyurdu.

● ● ●

Bir gün de sevdiklerine;

"Sizi cehenneme düşmekten muhâfaza edecek olan şeyleri çoğaltınız" buyurdu.

Sordular ki:

"O şey nedir?"

"Allah’ın kullarına ihsân ve iyilik yapmaktır" buyurdu.

● ● ●

Bir gün de "Zühdün gâyesi nedir?" dediler.

Cevâbında;

"Zühd, nîmet gelince şımarmamak, gelmeyince de üzülmemektir" dedi.

Sordular yine:

"Tevâzu nedir?"

Cevâbında; "Evinden çıktığında karşılaştığın herkesi kendinden üstün bilmendir" buyurdu.

ÖNE ÇIKANLAR