“En büyük kerâmet, istikâmettir!"

A -
A +

Edremit velîlerinden olan Sağma Dede, kalp gözü açık, mübârek bir evliyâ zât idi.

Şöyle ki;

 

Bir gün bir sevdiğini ziyârete gitti. Evde başkaları da vardı.

 

Ancak içlerinden biri, bu zâtın evliyâdan olduğuna pek inanmıyordu.

 

Kötü biliyordu.

 

Kendi kendine;

 

“Bu zâta evliyâ diyorlar. Ama bir kerâmetini görmeden inanmam" diye düşündü...

 

O sırada ev sâhibi şerbet getirde ve dağıttı herkese.

 

O şüpheci adam;

 

“Eğer şerbetin yarısını içip kalanını bana verirse, inanırım evliyâ olduğuna" diye düşündü...

 

Öyle geçirdi içinden.

 

Ve beklemeye başladı.

 

Sağma Dede, şerbetin yarısını içti. Kalanını o kimseye uzatıp;

 

“Buyurun, işte tam yarısı” dedi.

 

Adam alıp içti şerbeti.

 

Ama çok mahcup olmuştu.

 

Büyük velî, ordakilere;

 

“En büyük kerâmet nedir, biliyor musunuz? diye sordu.

 

Onlar da;

 

“Bilmiyoruz efendim” dediler.

 

Buyurdu ki:

 

“En büyük kerâmet; istikâmettir. İstikâmet de, her işinde İslâmiyete uymak ve buna ölünceye kadar aynen devam etmektir.”

 

O kimse kaçırmıyordu artık bu zâtın sohbetlerini...

 

 

 

 

 

Abdüllatif Uyan'ın önceki yazıları...