"Ey kardeşim! Kendine nasîhat et!"

A -
A +

Şam'da yetişen velîlerden Ebû Ubeyd Busrî hazretleri, 859 senesinde vefât etti. Bu zâtın sevdiklerinden birinin hanımı doğum yapacaktı.

 

Doğum günü iyice yaklaştı.

 

Kadıncağız ricâ etti beyine:

 

“Efendi!..”

 

“Buyur hanım.”

 

“Ebû Ubeyd hazretlerine gidip duâ istesen diyorum.”

 

Adam merak etti:

 

“Hayrola, ne için?”

 

“Doğumun kolay olması için” dedi.

 

Adamcağız;

 

“Peki olur” deyip çıktı evden.

 

Varıp çaldı hocasının kapısını.

 

Mübârek zât açtı kapıyı;

 

“Buyur evlâdım, hoş geldin.”

 

“Hoşbulduk hocam.”

 

Tam duâ isteyecekti ki, bu büyük velî zât;

 

“Hayırlı olsun, Cenâb-ı Hak sâlihlerden eylesin inşallah. Adını Hasan koyarsın” buyurdu.

 

Adam duâ istemeye gelmişti.

 

Doğum haberini aldı ondan.

 

Dönüp eve geldiğinde,

 

Yakınları sevinç içinde;

 

“Müjde!.. Oğlun oldu!”

 

Dediler kendisine.

 

O zâten biliyordu.

 

Adını "Hasan" koydu bebeğin...

 

● ● ●

 

Bu büyük zât bir arkadaşına yazdığı mektupta;

 

"Ey kardeşim! Kendine nasîhat eden yine kendin ol. Bir kusûrun olduğu zaman başkalarının uyarmalarını bekleme… Bu, güzel bir haslettir; ama artık kalmadı" diye yazdı...

 

 

 

Abdüllatif Uyan'ın önceki yazıları...