Evliyânın büyüklerinden olan Habîb-i Acemî hazretlerinin hânesinde, otuz seneden beri hizmetini gören bir “câriyesi” vardı.
Bir gün onu gördü.
Ve kendisine;
"Ey hâtun! Hizmetçimi çağırır mısın?" dedi.
O, buna şaşırdı!
Hayretle baktı!
Ve "Efendim, hizmetçiniz benim ve otuz senedir bu evde, sizinleyim" dedi.
Hazret-i Habîb;
"Kusûra bakma, zîra Allahü teâlâya olan aşkım beni sarınca her şeyi unutur, hiçbir şeyi hâtırlayamam" buyurdu.
● ● ●
Bu zât bir sohbetinde;
“Hanımınıza karşı yumuşak, iyi huylu olunuz! Peygamber Efendimiz böyle olan kimseleri methediyor” buyurdu.
Sordular:
“Nasıl methediyor efendim?”
Cevâbında;
“Peygamber Efendimiz, bir hadîs-i şerîfte; ‘Îmânı en kuvvetli olanınız, ahlâkı en güzel ve zevcesine karşı en yumuşak olanınızdır’ buyuruyor” dedi.
● ● ●
Bir gün de bir genç;
“Bana bir nasîhat eder misiniz efendim” diye ricâ etti.
Büyük zât ona;
“Kızarsan, öfkeni yen! Zîra hadîs-i şerîfte, Resûlullah Efendimiz; ‘Kuvvetli olmak, başkalarını yenmek değildir. Kuvvetli olmak, kahraman olmak, kendi öfkesini yenmektir’ buyurdu” diye cevap verdi.

