Türkiye Gazetesi E-Gazete
Arama
Kaydet
a- | +A

Bedîüddîn-i Sehârenpurî hazretleri, gençliğinde İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin sohbetine katılır; ama sohbetten çıkınca âşık olduğu bir kıza giderdi hemen.

Bir gün yine gelmişti.

İmâm-ı Rabbânî, ona şefkatle bakıp “Evlâdım niçin namaz kılmıyorsun, niçin günahtan sakınmıyorsun?” buyurdu.

Bedîüddîn cevâben;

“Ben böyle sözleri çok dinledim. Bana nasîhat tesir etmiyor. Eğer husûsî bir teveccüh buyurursanız belki o zaman düzelebilirim” dedi.

Büyük velî buyurdu ki:

“Öyleyse yarın bu niyetle gel.”

Bedîüddîn “Peki efendim” deyip ayrıldı...

Ertesi sabah tam sohbete gidecektı ki, sevdiği kız misâfirliğe geldi onlara.

O gelince iş değişti. O kızdan ayrılıp gidemedi sohbete.

Üç gün sona gitti!

Büyük İmâm sordu:

“Niçin gelmedin Bedîüddîn? Üç gün önce ne sözleşmiştik?”

Büktü boynunu.

Büyük imam;

“Ama mâdem geldin, abdest al, iki rekât namaz kıl ve gel” buyurdu.

Buyurdukları gibi yaptı...

Geldi İmâmın huzûruna.

Büyük velî, onu husûsî odasına alıp bir teveccüh etti.

O anda işi bitti.

Bu tesirle bayılıp düştü! Kaldırıp evine götürdüler. Bir gün sonra kendine geldiğinde yokladı kalbini. O kızın sevgisi kalmamıştı.

Abdüllatif Uyan'ın önceki yazıları...

ÖNE ÇIKANLAR