Sihirbaz Ecipal'in pişmanlığı!..

A -
A +

Meşhur sihirbaz Ecipal, mağlup ve ümitsiz hâlde geri döndü mecbûren.

Hükümdâra gelip;

 

“İzin ver, tek başıma gideyim!” dedi. Bir “ceylân derisi”nin üstüne oturdu. Ve havada uçarak geldi müminlerin üzerine. Muînüddîn-i Çeştî hazretlerini tehdit etti.

 

Büyük velî sâkindi.

 

“Sen yerde ne yaptın ki, havada ne yapacaksın?” buyurdu.

 

Bu söz, dokundu ona. Postunun üzerinde göğe doğru yükselmeye başladı. Muînüddîn-i Çeştî, pabucunu çıkarıp fırlattı havaya.

 

Pabuç, süratle yükselip, yetişti sihirbaza. Başına vura vura indirdi onu yere.

 

Artık sihir yapmaya mecâli kalmamıştı.

 

Pişmân idi.

 

Kalbi değişti birden. Bu büyük velîye karşı “sevgi” hâsıl oldu kalbinde. Bu duygular içinde hürmetle gelip kapandı ayağına.

 

Şehâdeti söyledi.

 

Îmânla şereflendi...

 

Büyük velî, ona; “Ey Ecipal! Bir arzun varsa söyle” buyurdu.

 

Ecipal dedi ki:

 

“Tek arzum var.”

 

“Nedir o?”

 

“Sizin gibilerin ulaştığı en yüksek makâma kavuşmak istiyorum” dedi.

 

Büyük velî;

 

“Pekâlâ” buyurdu.

 

Ve merhametle bir “nazar” etti ona.

 

Tasavvufun en yüksek mertebesine yükseldi bir anda. (Devamı yarın)

 

 

 

Abdüllatif Uyan'ın önceki yazıları...