Kar fırtınasına hazırdı depremle havalandı

Sesli Dinle
A -
A +

6 Şubat 2023 tarihinde, saat 04.17'deki deprem bize çok şey öğretti, büyük dersler verdi. Haftalardır yazılıp çizilen, mantık sınırlarını zorlayan iddialar falan bir yana; siyasetin düşman bellettiği ülke insanlarının bile kardeş olabildiğini, o komşulara zor zamanlarında uzatılan dost elinin asla unutulmadığını, Türk'e Türk'ten başka dostların da olduğunu öğrendik biz bu büyük felaketle...

 

Kar fırtınasına hazırdı depremle havalandı

 

Asli görevini yapan kurumlara asıl kimliğini orada çalışan insanların verdiğini de öğrendik biz. O kurumların yazdığı destana, aslında oradaki insanların 'el' verdiğini de...

 

Evet... Deprem bölgesinde 11 il, onlarca ilçe, yüzlerce köy, mezra yerle bir oldu. 13 milyonu aşkın insan bir anda evsiz, çatısız kaldı. Bir gecede her şeylerini yitirdiler. İlk günler can havliyle can kurtarmak için koştu yüz binlerce insan... Bu konuda eğitim almışı-almamışı dâhil, 'belki bir işe yararım' diyerek bölgeye koşan yüz binlerce insandan bahsediyoruz. Kimisi arabasına atladığı gibi yola düştü, kimisi otobüslerle, yardım taşıyan tırlarla gitmeye çalıştı bölgeye. Bölgeden yaklaşık 3 milyon kişi ayrıldı. 10 bin uçak dolusu ya da 60 bin otobüs dolusu insandan bahsediyoruz. Korkuyla, acıyla gittiler memleketlerinden. Evleri yapılıyor, dönecekler yurtlarına ama o gün onların "gitmeliyim" isteklerine cevap verilmeliydi, verildi de... Otobüsü, uçağı, her şeyiyle herkes görev başındaydı.

 

İşte, 7/24 görev başında olan kurumlardan biri de dünyadaki bayrak taşıyıcımız, ülkemizin dünyada en çok tanınan markası Türk Hava Yolları'ydı. Tepe yöneticisinden havada ve yerde hizmet veren her bir elemanına kadar her aşamada büyük işlere imza atan ekibin her bir elemanı kalpleri ısıtan görüntülerle de gönlümüzü fethetti...

 

THY, 2806 seferle 502 bin 153 vatandaşı ve arama-kurtarma ekibini bölgeye ulaştırdı.

 

2786 sefer ile 499 bin 303 vatandaşın tahliyesini gerçekleştirdi.

 

Dünyanın her yerinden gönderilen çadırdan ilaca, gıdadan kıyafete kadar her tür malzemeyi Turkish Cargo uçakları ve yolcu uçaklarının bölümlerini düzenleyerek Türkiye'ye getirdi.

 

200 THY çalışanı işini bırakıp bölgede yardıma koştu.

 

Arama kurtarmada büyük hizmetler veren 'can dostları' VIP sınıfta uçuruldu.

 

THY, ülkemize insani yardım malzemesi taşıyan tüm uçaklara ücretsiz bakım hizmeti sağladı, sağlamaya devam ediyor.

 

AFAD'a 2 milyar lira bağış yapan, 1000 adet kalıcı konut için çalışmaya başlatan, depremden etkilenen 1000 aileden 1000 kişiye iş teklif eden bu önemli markamızın İcra Kurulu Başkanı Prof. Ahmet Bolat'la konuştum... Görevinin yanı sıra, büyük bir insanlık hizmeti olan çalışmayı nasıl planladıklarını, nasıl yönettiklerini sordum.

 

Felaket saatinden dakikalar sonra, saat 05.00'e doğru aranmasının ardından geçenleri şöyle özetledi Bolat:

 

Saat 05.00'e doğru aradı arkadaşlarım 'büyük bir deprem oldu' diye. Yurt dışındaydım. İlk uçakla hareket edip döndüm. Biz zaten o günlerde beklenen kar fırtınası sebebiyle kriz masası oluşturmuş, uçakları buna hazırlamıştık. Kar fırtınası acil durum masası hemen afet masasına dönüştü. İlk talimatım "Ne isteniyorsa sağlayın" oldu. Biliyorsunuz, havaalanlarında bile hasar oluşmuştu. Bütün olumsuzluklara rağmen yüz binlerce kişiyi ulaştırdık, tahliyeleri gerçekleştirdik. Havaalanlarında bekleyen vatandaşlarımız için yiyecek, giyecek, ilaç gönderdik. Turkish Cargo uçaklarının yanı sıra, yolcu uçaklarımızı da hem yardım ve kurtarma ekipleri hem de insani malzemeye göre dizayn ettik. Pandemide de benzer operasyonlar yapmıştık, aynı hızla deprem bölgesine koştuk. Dünyanın dört bir yanından gönderilen yardım malzemelerini de yine ücretsiz taşıdık, taşımayı sürdüreceğiz...

 

"Bunlar insan olmamızın gereği. Biz olması gerekeni yaptık ama, acı çok büyük" diyen Prof. Bolat "Sizi en çok etkileyen neydi" sorum üzerine yutkunduktan sonra duygularını şöyle anlattı:

 

Bir kız çocuğu vardı. Bir ayağı ampute edilmişti. Annesi de bir başka hastanedeydi ve onun da bir kolu yoktu. İkisini bir araya getirdik. Anneye bizimle çalışmasını teklif ettik. Ayağını kaybeden küçük kız çocuğu şu an hiçbir şeyin farkında değil. Büyüdükçe yüreğindeki acısı da artacak. Bunları düşündükçe yaptığımız her şey eksikmiş gibi geliyor. Biz bu küçüğümüz ve annesini daima takipte olacağız...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.