Dinle
Kaydet
Türkiye Gazetesi
SDG’ye operasyona İsrail bir şey yapamaz!
0:00 0:00
1x
a- | +A

Önce Türkiye gazetesinin 3 gün önceki manşetinden okuyalım:

“10 Mart’ta varılan anlaşmada öngörüldüğü gibi, SDG’nin yıl sonuna kadar ordu ve diğer devlet kurumlarına tam entegrasyonunun sağlanması beklenmiyor. Ancak Türkiye yıl sonuna kadar somut bir adımın atılması gerektiğinin altını çiziyor. Gelişmeleri yakından izleyen Ankara’dan ‘acele edilmesi’ uyarıları sonrasında SDG’nin 31 Aralık’a kadar entegrasyon konusunda birkaç küçük adım atarak süreci uzatma yoluna gidebileceği belirtiliyor... SDG’nin, arkasında İsrail’in yer aldığı bölgesel bir krize umut bağladığının farkında olan Türkiye ve Suriye, ortak operasyon dâhil her seçeneği gündemde tutuyor.”

Hakan Fidan’ın iki gün önceki açıklamalarına da bakalım:

“Şu an özellikle Suriye-İsrail arasında yürütülen müzakerelerin sonuca ulaşmasını bekliyoruz. Bu, bölgenin akıbeti açısından son derece önemli. İsrail’in bölgede yayılmacı politikalar izlemek yerine, bölge ülkeleriyle karşılıklı rızaya dayanan bir anlaşma ve iş birliği içinde olması bölgenin istikrarına, küresel güvenliğe de katkı yapacak bir husus.

Diğer taraftan Şam’daki arkadaşlarımızın özellikle SDG ile yürüttüğü müzakerelerin gidişatı ile ilgili de görüş alışverişinde bulunduk. Tabii ki biz burada aynı perspektifi savunuyoruz. SDG’nin Suriye ordusuna entegresinin diyalog ve uzlaşma temelinde, tüm tarafların lehine olacak biçimde gerçekleşmesi ve bu sürecin Suriye’nin tarihinde belki de hiç olmadığı kadar istikrara kavuşmasının önünde bir engel olmaktan çıkması önem taşıyor. SDG’nin çok fazla ilerleme kaydetmeye niyeti olmadığını görüyoruz. SDG’nin belli faaliyetlerini İsrail ile koordinasyon içinde yürütüyor olması, aslında Şam ile yürütülen görüşmelerde de şu anda büyük bir engel.”

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan "sabrımız tükeniyor" diyerek askerî operasyonun kaçınılmaz olduğunu söyledi. Burada SDG ile İsrail arasındaki ilişki de önemli. MİT Başkanlığı yapmış ve şu anda Dışişleri Bakanı olan Hakan Fidan SDG’nin İsrail ile olan ilişkilerini anlatıyor. Bunun ne kadar önemli bir tespit olduğu ortada. Amerika desek bu normal karşılanırdı. Çünkü ABD’nin YPG’ye silah vermesi sır değil. Hatta DEAŞ tehdidi dolayısıyla Batı, YPG’nin varlığını önemsiyor.

Ancak son kertede Türkiye’nin de destek vereceği SDG operasyonuna İsrail bir şey yapamaz! Amerika da bu konuda bir şey yapmayacağını deklare etti. Yani SDG’nin aklını başına alma zamanı. İsrail ayrıca Türkiye ile çatışmanın bir bedeli olacağını bilir. Türkiye ne İran’a benzer ne de diğer Orta Doğu devletlerine!

Bu arada SDG’nin gücünün tamamının da Kürtlerden oluşmadığı, Haseke ve Kamışlı’da 4-5 binlik Kürt gücünün bulunduğu, kalanların Arap aşiretler ve Hristiyanlardan oluştuğuna dikkat çekiliyor. Arap aşiretlerin de entegrasyondan yana olduğu hatırlatılıyor...

SDG, aklı varsa entegrasyonu tamamlar. Yoksa sonucuna katlanır!..

Cem Küçük'ün önceki yazıları...

ÖNE ÇIKANLAR