İşimiz çok…

Sesli Dinle
A -
A +
“Aynalar türlü türlüdür. Yüzünü görmek isteyen cama özünü görmek isteyen cana bakar.” Hazreti Mevlâna
 
Bir gün, insanlardan kaçan, yalnız yaşamayı yeğleyen yaşlı bir adama sorarlar;
“Sürekli yalnız olmaktan bıkmıyor musun?”
Yaşlı adam cevap verir:
"Yapılacak çok işim var. İki şahin eğitmem gerekiyor...
Ve iki kartal...
İki tavşan sakinleştirmek ve yılanı eğitmek.
Eşeği gütmek ve aslanı evcilleştirmek…”
“-Ama senin etrafında hiç hayvan göremiyoruz! Neredeler?”
“Onlar, içimizde yaşayan hayvanlardır!..”
 
"İki Şahin" gördükleri her şeye saldırıyor.
İyi-kötü, yararlı-zararlı onlara ayırt etmeyi öğretmeliyim.
Çünkü onlar benim GÖZLERİM...
 
“İki kartal" dokunduğu her şeyi mahvediyor, yaralıyor,
parçalıyor. Onlara hizmet etmeyi ve zarar vermeden yardım etmeyi
öğretmeliyim. Çünkü onlar benim ELLERİM...
 
“Tavşanlar" her zaman korkar, kaçar ve saklanır. Onları sakinleştirip, zor durumlarla başa çıkmayı öğretmeliyim, belâdan kaçmayı değil. Çünkü onlar benim AYAKLARIM...
 
En zor kısmı "yılanı" izlemek!..
 
Sıkı bir kafeste, güvenli bir biçimde kilitli olsa da her zaman saldırmaya, sokmaya, yakın olan herkesi zehirlemeye hazır. Bu
yüzden onu takip edip disiplinli olmalıyım. Çünkü bu benim DİLİM...
 
“Eşek", herkesin bildiği gibi çok inatçı, sürekli yorgun ve işini yapmak istemiyor. Bu yüzden ona şükretmeyi ve akışta olmayı öğretmeliyim. Çünkü bu benim GÖVDEM...
 
Ve sonunda kral olmak ve herkese emretmek isteyen bir "aslanı"
evcilleştirmek istiyorum…
 
Gururlu, kibirli ve dünyanın kendi etrafında dönmesini istiyor. O aslanı terbiye etmeliyim... Çünkü bu benim EGOM...
 
Gördüğünüz gibi yapılacak çok işim var…
 
Soru sorulan yaşlı adam, Lev Nikolevic Tolstoy'dur.

Ninem diyor ki; Arı söğüdü akıllı öğüdü sever.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.